DİPÇİĞİ KIRIK BİR DELİKLİ DEMİR TÜRKÜSÜruh yaşarken vücut nasıl ölmezse testi kırılmadan su dökülür mü? bir baston; kendi bilmese de dayandığı bir el olmadan yürür mü? bir araba lastiği kucakladığı canın nefesini kendini feda etmeden söndürür mü? sitem dolu bedeninin inci gözleri; güneşe bakarken ardındakileri görür mü? nefesim... /uçurtmalarına bağla tüm öznelerini gezinsin gizlim saklım yok en ehemmiyetli ve tek öznem sensin tüm niyetlerimi yüklem/işim uçurmuşum sevdana aciz şiirlerimin bumerang dizelerisin!/ demirden leblebi olsa da sözlerin sevdaya verilen emek paye beklemez çam sakızı bile çoktur çobana elindeki asa sevdasına döner mi hiç? sakızına bile değmişse bir kere dili gönül ağacına söğer mi hiç? sevda ateşten bir gömlektir madem! o ateşi gönüllü giyen ben yandım der mi hiç? var sen bildiğin gibi salla yine okunu soluduğun her şehirde kollarım seni sevenin koca bir kayadır yüreği bastığı dağların nefesine koymuşsa ’’ciğerini’’ ne bir şaki fırtınaya bırakır can’ını ne de dinler can’ının dağ gibi sitemlerini yansa da ciğeri bilir ki; yüreği diğer yarısıdır ve daha uludur zaten; ’rüzgâr ne kadar sert eserse essin kayadan alacağı sadece tozudur!’ ................................................................. kalabalık dünyalara sevda türküsüdür sözüm alık söyler balık dinler hâlik anlar sadece önsözün bilsen ne bilmesen ne! zaten sevmek dediğin; kazanmasız bir kumar bir oyundur... dipçiği kırılsa da! bir delikli demir nasıl olur da kendini vurur! ToprağınSesi |
kalabalık dünyalara sevda türküsüdür sözüm
alık söyler
balık dinler
hâlik anlar sadece önsözün
bilsen ne bilmesen ne!
zaten sevmek dediğin;
kazanmasız bir kumar
bir oyundur...
dipçiği kırılsa da!
bir delikli demir
nasıl olur da kendini vurur!
YİNE DÜŞÜNDÜRDÜ..SÜPERDİİİ..