KİŞİSEL TARİHİM
duvarlara mahkum kapım
yanmasını bilmeyen kör kandil benim kişisel tarihimdir yüzümdeki çizgiler yıldızlar bile üşür soluğumda az mı iç çektim özendim kuşların özgürlüklerine kimsesiz denizlerin sahipsiz sularında gökten ateşi çaldım tutup bir güneş çizdim üstüne bin bir düğümle birbirine bağladığım kırılmakla bitmedi içimin fayları soruların yanıtları gibi bir köşede unutulmuş yosundan evler aldım/suyun masalından umutlu çınlayan bir ıslık gibiyim dağ başında kestim yer altı ırmağının çağıltısını yağmur topluyorum sen de benim gibi ağla sarıl/beni iyice anlayacaksın/sarıl hasrete korku mudur daha güçlü / sevinçten küskün eylül güneşinde öfkesini sensizlikten alır katsayılara tutunan öyküm ateşler içinde yanarken buzullar direnen dağ zirvesidir göğsüm varoluştur / yok olup giden gerçek yalana kırgın suskundur gecenin hüznü umudun giysilerinde .............duvarın dili çözüldü kanadı kırık bir yaşamın pusulasızlığında ayvanın derdine düştüm gülen narla ağlayan bölük bölük böldü turnanın kanadı hüzünlü içimdeki şarkılar/ah öylesine hüzünlü Nail Yavuz, İzmir Yeniden düzenleme |
Kağıttan gemilerimizi
Gömerken mavilere;
Duygular nedense,
Güneş''e asılı kaldı.
Ürkek korkularımızı da
Kaybettik karanlık gecelerde.
Dağarcığımızda,
Umutlar kaldı..