BİZİM ELLER
*Bizim Eller
Ereğli’den çıktım, soğuk kış günü. Geçim derdi dedim, düştüm yollara. Rahvan, tırıs, dörtnal, sonra eşkini, Meydan okuyordum, esen yellere... Gözüm, saçaklardan buz sayıyordu. Yollarsa altımdan hep kayıyordu. Köylüler mangala köz koyuyordu. Benziyordu her yer, beyaz çöllere... Konya üstü vardım, Seydişehir’e Akseki’ye çıktım ya birdenbire. Keskin virajlara hep gire gire, Baktım imrenerek, şanslı kullara... Gözümde canlandı, Konya yöresi. O bozkırlar nere, bura neresi? Gördüğüm yerler hep cennet deresi! Kışın dolmuş kalmış, çiçek dallara... Yürü dedim gönül, daha neler var! Ayrılığa türlü bahâneler var. Zümrüt yamaçlarda, ne hâneler var Olmalı buralar, destân dillere... Kıvrım kıvrım aktı, gurbetin yolu, Dağları yemyeşil ormanla dolu. Çok geride kaldı Alacabel’i, Benzettim heryeri, ben masallara... Manavgat, Serik, derken Antalya. Karakışta açmış, zakkum, manolya. Yorulan zihnimle kurdum da hülya, Kendimi bıraktım, o kumsallara... Toroslar’da nice yaylalar buldum. Ereğli’ye burdan, çok gidip geldim Ayrılıklar burktu, dopdolu oldum. Hep selâm gönderdim, bizim ellere... Antalya-2009/2 Halil Şakir Taşçıoğlu |