16
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
3370
Okunma
uyandım
uyuklayarak
biraz kapalı
birazda açıktı hava
az birazda bulanıktı camlar
bulanıktı...
ve yitmiştin sanırım
bir buse bırakarak ayrılığa
dün ne yağmur vardı oysa
ne de fırtına
ki daha dudaklarımda izi duruyor türkülerin
gece gözlerinden usulca Ay ışığı süzülürken
dilimde dolanan...
üstelik Yıldızlar da şahitti Yıldızlar
belki bir kaçı duruyordur daha saçlarında
hırsızlığımla kaldım desene
gökyüzünü öksüz bırakarak...
aşk olsun aşk olsun...
bak olmadı şimdi bu
oysa gözlerin sevgiye çalardı
gözlerin/
her yüzümü okşayışında
ve şimdi yoksun
üstelik ellerim boşluğunda soluksuz
her an uçurumdan düşecekmiş gibi
yalpalamakta...
derken kapı açılır
ve hınzır bir gülümseme dağıtır
odanın karamsar havasını
meğer kahvaltı için
erkenden uyanmış ve karanfillerle donatmış
elleriyle taşıdığı tepsiyi...
ne aptalmışım
ama kahretsin seviyorum işte
bir anlık yokluğu bile
bir asırmış gibi geliyor şimdi bana...
günaydın günaydın
Ey Gülyüzlü sevgili
az kalsın birgünde tüketecektim az kalsın
ömrümün geri kalan yarısını
hani kapıyı biraz daha geç açsaydın...
"İyiki varsın
Ayışığında türküler söyleterek..."
5.0
100% (12)