Paklanan Zamannereye böyle çoklu bir denklemin boyutsuz güvezinde bin kere çarpıldığım yirmi bin kere kendimle ölülerimizin toprağa karıştığı yüreklerde hoşça kal merhaba bütünleşik ayrışıklar ışıklar... rüzgar ılıman bir dost eli gibi okşar aramızdaki mesafeleri kağıttan bir gemi gibi üzerinden süzülüyoruz hayatın su alarak çırpınarak batarak yutan zamanın tebessümünde kara bir girdap köprüler dünü yarınımıza dağılan bir duman gibi ömrümüz içimiz kıpramaya sünen yaşamdır kısa gülüşlerimizde seviyorum seni yinede karanlık ve küçük kulübem sevgilim çocuğum balık oltam her seferinde paklanan zamandır yeni ölümlerde |