20
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
3470
Okunma
tan kızılı bir selam yolluyorum ateş yüreğine
başka sevdalara açılırken yüreğin
gecenin koynunda suskunluğum çığlık olur
solgun bir gül öne eğer başını ötelerde
kilometreler anlamsızdır artık
yüreklerin uzaklığında
bir sessizlik yükselir
dört dağ içindeki yabanıl bir şehirden
hüzün en coşkulu haliyle gelir
canıma değmeyen canımın bulutlarına
hüzünlü bir melodi yankılanır
dolar gözlere gece karanlığı
yürek buruk; uyku firardadır
buğu kaplar ocakta tıkırdayan çaydanlığı
teğet bile geçmez olur
uzak sevdalardan kırık bir kuşun kanadı
ağızda tembel bir türkü gibi
dumanı yükselir pis kokulu sıgaraların
içindeki zehiri alamaz dumanın katranı
düğüm düğüm düğümlenir
dört günlük rüyanın hatırası
uzanıp bakarsın
gözler esir tavan arası
suyun tersine tersine akarsın
zamansız bir sevdanın
anlamsız haykırışları boğar geceyi
dile getirip söyleyemezsin iki heceyi
gerçeklerin ötesinde hüzünlü bir hayal kalır
uyanırsın düşünden
yüreğinde solgun bir güle hasret
kırık bir dal kalır
içinde güller açar dikenlerin arasında
bir ruh ayrı kalır eşinden
iki damla yaş düşer gecenin yarısında
ince bir sızı yayılır döşünden
acı damlar yanağına o buruk gülüşünden
tan kızılı bir selam yolluyorum ateş yüreğine
nerde kaybettim tekini bilmiyorum
sandalda tek kürek kaldım
döner dururum kendi yerimde
anlasana ne olur
çok muhtacım küreğine
muhtacım yüreğine
15.03.2010
1000GÖL-01.23
Metin Başol
5.0
100% (11)