Sonsuz Saadet
yürümek seninle bir akşam üstü karanlığında
bitimsiz bir yolculuğun ilk adımlarını atmak yanında gün yüzü görmemiş, mutluluğu tatmak ve huzuru bulmak, sesinin büyülü buğusunda ”hadi gel” desen bana, durur muyum hiç alsan beni yanına, götürsen uzaklara bir kuş kanadı gibi çarparken yüreklerimiz yağmur damlaları ıslatırken saçlarımızı değiştirebilir miyiz alnımızdaki yazgılarımızı? içime billur su damlaları gibi düşüyorsun sanki hem kaçıyor hem de bana koşuyorsun ne güzel seninle aynı yolda yürüyebilmek aşk ateşinde kavrulup, sende eriyebilmek bir tatlı huzur bulmak, göz göze gelip, bakışıp öylece kalabilmek ne güzel, el ele tutuşup içimde bir büyülü düşün sonsuz bahtiyarlığı gençleştiriyor içimdeki huysuz ihtiyarlığı ruhumda varoluşunun, sonsuz saadeti var beyaza çaldı sevinçlerim, aşkının daveti var Metin Başol/10 Mayıs 2010/Ankara[ iceri ] |
en meşakatli ve en sadık sürenlerdense git davetine
sevmekle aşk birleşince
o ikisinin dünyası sanki cennette bir mekan dizayn etmiş kendine
yüreğine sağlık
saygılarımla