Hüzün
Ya arkadaşım
bu ne hal böyle üstün başın dağınık üstelik sağ ayağın biraz aksıyor mu ne Evet haklısın ; sır saklarmısın peki ? tabi neden olmasın. Hüzün’ü bilirsin değilmi ? Evet, iyi de ne alaka lan yoksa dayak mı yedin. Yok be arkadaşım nerden çıkardın... baksana bir kamyon dayak yemiş gibi bi o yana bi bu yana sallanıyorsun. bir gözün morarmış ve üstelik iki dişin de eksik... üst başı saymasak. Ya biraz sabret anlatacağım... tam Hüzün’ün evlerinin önünden geçerken abisi, bi de yaklaşık on kişi mahallenin girişinde bitiverdiler birden. Tabi ben geri dönemedim erkekliğime yedirip Abisi: bir daha kız kardeşime bakacakmısın lan dedi Bende; bakarsam ne olur dedim ? seviyoruz biz bir birimizi... E, valla olacakları sen düşün artık bu kadar adam seninle bayramlaşmak için toplanmamış herhalde. Peki ya sen ne dedin sen; Ne diyebilirim ki, tabi ki aşkımı ilan ettim bana pencereden baktığını görünce... ve öylece daldım içlerine. E, gerisini sen düşün artık... yani anlayacağın dayak kaçınılmassa biraz tadını çıkarmak gerek... Ama hani dayak yememiştin sen ? dostum sen onları bi görsen onları adamları haşat ettim. Atma be Yaşar atma senin kimseyi dövemeyeceğini ikimizde çok iyi biliyoruz. Doğru valla, ne diyeyim beni en iyi sen tanırsın. Hadi gel gidelim Ahmet, gidelim şu adamları bi güzel benzetelim De git ordan be Yaşar; dayak sende alışkanlık yaptı galiba baksana yerinde duramıyorsun... Öyle valla... hüzün için değer arkadaşım değer. Oğlum, Hüzün’de o gözler varken ve sende de bu inat varken daha çok toplarım seni çöplüklerde... Değmez mi ama değmez mi ? aşk için... Değer arkadaşım değer insan arkadaşı için çiğ tavuk bile yer hadi kalk gidelim kimmiş bakalım arkadaşımı dövmeye yeltenen şu adamlar ? bi temiz haklayalım şunları. düşünüyorum da, acaba kim almaya cesaret edecek onları elimizden Öyle arkadaşım öyle bakalım kim alacak... Ya sonra bu dayak atma bende de alışkanlık yapmasın Yaşar... Yok canım ; Baksana ellerim kaşınmaya başladı bile... Ahmet; sonunu düşünen kahraman olamaz demişler Ya öyle mi... Öyle öyle De gidek o zaman... üç saat sonra : Ahmet; nerdeyiz biz Yaşar; sanırım cennetteyiz baksana huriler başucumda... Ahmet; lan salak aşık, onlar hemşire... |
yaşar hala yaşıyor sanırım...
değişik farklı anlatımıyla nefis bir şiirdi...
kutlarım saygılar...