Duyguların Ölümü
__________________duyguları öldüren kimse, ona...
duygularım cebimde bazen bozdurup harcıyorum biriktiriyorum bazen yığıyorum üst üste elimde aklımdan arta kalan fazlalıklar en ücra köşesinde dilimin sivilceler büyüyor ergen küfürler ürüyor beynimde edepsiz ve sıcak ne varsa kimde, gizli saklı? neyi taşıyorsa mini etekler? papatya desenli pazen entariler basma fistanlar ve amerikan bezi şiir gibi dökülsün diyorum lirik aldatılmış korkular bürüyor beni nice hayınlıklar uçuşuyor içimde eriyip bitiyor aşk ve hasret __________umut ve öfke __________sevgi ve nefret isimsizce kararan kızıllığın patlayan şakağında durgun sular kadar ölüdür şafaklar fasl-ı hicaz makamında bıçak ve kefen eceli sayıklıyor aşklar lanetli düşlerin girdabında öfkeli artık okşamak istemiyor gibiyim kalbini yeryüzü yatak olsa, ay ışığı yorgan ovalansa mahrem yerlerim kadınca dövmeler... ve kasılmalar erkekçe... teselli verir mi acep illetli vakitlere kovmak fecri merhametsiz diye süngü çekmek aydınlığa mehtabı bozkırlarda kovalamak manasız bir yürüyüştür seninle olmak anlamın duyulmayan çığlığı, buharlaştığı zaman türküleri unuttum çünkü, dilim kırık tuttuğum dilekler isyan ediyor bana öptüğüm çiçekleri unuttum artık ne zaman göz kıpmışlardı? bilmem ki hangi baharlarda… duygularım pazarda, kelepir bundan gayri iz sürüp karda ölülerle pazarlık yapacağım mezarda satacağım haraç-mezat sen, ey hevesi dünyaya mahpus hayat! sonunda öğrettin bana duygular nasıl ölür açmamış çiçeklerde? kumrular neden suskun? niçin görmüyor kulaklar? gözler duymaktan yoksun öğrettin bana halbuki eskiden ben kalbi olduğuna inanırdım taşların ateşin vicdanını duyardım içimde yağmurun ağladığını katıksız bir lokma yırtarken yetimin boğazını rüzgarın kızdığını duyardım yükselterek avazını demir erirdi su ve ateş erirdi karıncalar azıklarını öksüzlere verirdi Azrailin ağladığını duyardım içimde Kabil’de Filistin’de Bosna yanardı buruk düşler sarardı bakireleri, kanlı tüller altında bombalar yağardı Bağdat’ta sağanak sağanak şemsiye olurdu güller, ümitler sığınak bir hüzün bürürdü balıkları Mora’da bulutlar yangınları söndürmeye yürürdü çaresiz bakışları görürdüm Marmara’da pişmanlık yaşardı toprak göz yaşları nehir olmuş akardı şaşkın şaşkın bakardı mehtap duyardım damla damla yaş dökerdi yapraklar hıçkırıklar damıtılırdı sanki korkular korkuları bağlardı ağlardı bülbüller derin derin ölümü üşüten sıcaklığı yansırdı yerin hayallerin ıslandığını duyardım bulutların gölgesinde ayrılığın harlandığını bir bebeğin süt kokan nefesinde rahimlerine sığınırdı gebe kadınlar Çeçenya’da çocuklar yitik sevdalara ağlardı ateş böcekleri kandil olurdu mezarlıklara kabir sualleri bile bir başkaydı orada arşa yükselen “âh”ları duyardım İzmit’te Sakarya’da işlenmemiş günahları... gece korurdu tüm şefkatiyle beklenen sabahları duyardım... sevgililer ayrılınca ateş yanmaz olurdu gönüller ışığını gecelerde bulurdu sen bana bakmayınca dünyaya bakmazdı ay karanlığı sayardım, küskün aşk kalbe akmayınca gökyüzüne bir merdiven dayardım sen yanımdayken çoğalırdı yıldızlar sen gidince azalırlardı ince ince ağlardı gece her şeyde sen vardın ölüm bile hoş gelirdi aşk ne kelime sen yanımdayken meydan okurum ölüme… ey gözü dudaklarımı zehirleyen deniz! cehennem fışkırıyor şimdi damarlarımdan sessizce çırpınırken gölgesiz sevdalar adı konulmamış gidişin var ya! hislerim yokluk kokuyor teneşir suyu kadar ceviz renkli acı morarıyor ufukta ağıt yağıyor gökten ve kabus ne nebevi vahiy bu, ne Osmani fetret nice ağıtlar büyür dağlarda kır çiçekleriyle yağmursuz topraklarda çoğalır hasret nice soğuk yangınlar fışkırır kalbimden diz boyu hüzün ve ter diz boyu matem göz yaşları kurumuş umut dilenmekten avuçlar dilenci dikenler ilaç olmuş naçar yaralara İsa’ya gülümsüyor İblis gittikçe daha fazla gülümsüyor şeytanca güller firar ettiğinden beri renklerinden ne hayata ip var, ne ölüme sehpa duygular asmış beni gönlümün darağacında ben duyguları asmışım sallandıra sallandıra bu muydu yoksa kastın? sıcak yatak, ılık deniz ve para... 2002 |
yine kaleminizden yine size has....
ve yine şiirin zirvesinde dizeler....
şiir okudum teşekkürler hocam...
ve saygılar.....