Kupür Yaşamlarsaran yalnızlıktır örülen yaşam kıvrımlarında susarak gidişlerimiz... çoğalarak dökülür yaşam şelalesinden büyüttüğümüz küçük aşklarımız çokluğumuz azaltarak tüketmeye yönelmiştir bir kere tüketerek arkasına bakmadan gitmeye azıtarak azaltarak arşınlayarak emanet yaşamlar iki mısralık bir dizgide taşımıyor artık barışıklığımızı kendi içimizde bile ne çok yalnızız ne çok yabancıyız ne kadar imkansız aramızdaki bizi bağdaştırmayan çokluklarımız kibir ve sayrılıklarımız dokunamadığımız içimize söz geçiremediğimiz alışkanlıklarımıza inat bir sefilliğin kargaşa sancılarında bile bile itilmişliğimize giden labirentlerimizde gözümüzün karalığı övüncümüzle pekişir bir türlü pekişemediğimiz insani değerlerimizde gömüldüğümüz ama, fakat, yani, öyle de,lerimize... yenik düştük diyelim ne değişir ki bir yaşam kült muzdaripliğinde kısa bitimli bir hikayeyse yaşamak yenik düştük bir kere daha sefaletimize Asuman bir sonsuzluk deltasında yürüdüğü yaşamlara ne bağışlamadı ki ölümden başka kara çalı gibi sarmaladı içini metrik bir ölçüm oldu nefesimizde merhaba ne kadar içimiz kapanmış saklantılarımız kendimizden kaçırdıklarımız boğazına çökmüş içtiğimizi bir sıcaklıkta yeniden yeşerir zor da olsa yaşamaya hoşça kal bizden kopan ne varsa zaman içinde |