Kara Günce
aynalarda kanardı göğsü
gecenin gözlerinden fışkırırken turkuaz Kaf ötesinde de soluklanmadı figanı teninden süt kokusunu alsa biraz berrak bir bebek uykusunda uyandırmadan şeytan’ı zerdüşt bir coğrafya da diriliş var aklında her şeyi olduğu gibi itiraf etmek hesaba çekileceği kül rengi odalarda üç zaman içinde otağı herşey ikisinde kaçınılmaz esaret doğmak,ölmek gibi birşey üçüncüsüne ne hacet.. kısıtlı hürriyetinden taşıyor sabrı beş mecmua sütununda manşet kalınca adı.. halbuki o bir insandı pastel karanlıklarda gözleri yine boş baktı dolgun bir göz damlası ile birlikte kendi hiçliğine aktı ekşidikçe ekşidi yeşil yüzü dinmeyecekti biliyordu hüzünlü başına örülenleri biri bitmeden diğeri başlayan içindeki ihtilalleri ellerinde büyüttüğü yanlızlık müsebbibdi beyninde patlayan volkanlara hayat süzgeçinden parçalanarak sadece yorgun bedeni geçebilmişti ateş akan nehirlerden ıslanarak bıraktı geçmişini olduğu yere kendini bedeninden sıyırarak o berbat mazinin yüzüne tükürdü ölümün boynuna sarılarak Faruk Civelek |
müsebbibdi beyninde patlayan volkanlara
hayat süzgeçinden parçalanarak
sadece yorgun bedeni geçebilmişti
ateş akan nehirlerden ıslanarak
bıraktı geçmişini olduğu yere
kendini bedeninden sıyırarak
o berbat mazinin yüzüne tükürdü
ölümün boynuna sarılarak
TEBRİKLER VE TEŞEKKÜRLER PAYLAŞIM ADINA