İçimdeki tanrıya kavuştun,
Zümrüt yeşili doldu göz çukurlarına..
Kaşların, humay kuşları kanatları uzunluğunca..

Senli rüyalara davetliydin,
Gelmedin..
Bir bir söktüm yüreğimin rütbesini;
Sokağın nizamiyesinde bedenim, ruhumsa kara kış..
Hangi ihtilalin nöbetindeyim..

Han ağrı,
Han aslı,
Hayana dönsem,
Dilde zikri yalnızlık aynı…

Küçük düş çocuğuydu ağlaşması,
Emziği ağzından düşmüşcesine ağıdı…
Hiç susmuyacaktı;
Bir gün adını ,günahın alnının ortasına kazıyacaktı,
Üç harfli koca bir bedelin mebalinde kalacakdı…


aşk..



büyüme küçüğüm,
bu gurur, seni, sende koymaz;
gün olur kendini tanıyamazsın..

canşikarim;
toprağıma okyanuslar ektim,
eylül tohumlu rüzgarlar savurdum kıraçlığıma..
mısır tarlamda yüzen gemiler düşledim..

hiç değmedi parmaklarım emsali su yüzüne,
o kadar ki berrak,
o kadar ki ay tazeliğinden daha da ak..
kıyasıya ıslanamadım,
cemalinden yakamoz yansıyorken göz bebeklerime..

sakın yapma!!;
ırmak uğultularında bulma yolunu,
dolduramaz çehr-i nazını göz yaşım,
yetmez döküldüğün dağların yamacına hali mecalim..

arş-ı semayı seyret, Yusuf yüzlü gece,
yıldızlar semazen..
öfkem göğe değmişken;
huzursun karanlığımda filizlenen..

şerefime yemin kalır mührünü açtığım dudakların,
günahıma büyüdüm;
gamzeli güller der sensiz geçen her yılıma..
ya gözlerimde öldür yokluğunu ,
yada sende ismini yazdır mezar taşıma..


isimsiz şiirler

karan