Aleykümselâm
Selam abi diyor bir genç geçen gün
Rahatsız etmedim seni inşaAllah? Ve aleykümselâm paşam. Gel delikanlım, gel hele otur bir, Ne içirsin onu söyle en evvelâ. Sonra sıra gelir sohbete hoş kelâma… Aç mıdır karnın? Yer misin bir şeyler? Teklif var ısrarda var masamızda. Aç rahat etmez kim olsa, doyur karnını. Sofra buldun otur derler, göz hakkındır hem. Nasibini yiyemezsin âlemde başka kulun bil, Yediğin bizim değil ki, hakkındır zaten… Peşine iç çayını, kahveni, soğukça suyunu, Bak daha karpuz kavunumuz var, buyur. Sohbet ile sıcak çerezimiz bekliyor seni, Eee gardeşim nereden gelirsin? Nereleredir menzilin? İyicesindir dilerim, Var mı derdin tasan? De ki bilelim, Elimizden geleni ardımıza koymayalım… Gelelim rahatsızlık lafına, Hani ilk gelişinde destûr alırken dediydin. Deme bir daha sakın. Adam olanın nazarında Hakaret sayılır o söz, bilesin, demeyesin… Rahatsızlık itten, uğursuzdan olur! Cahil, cühelâdan, ahmak olandan, Aslını inkâr edenden ve haramzâdeden olur... İlminin, işinin, rızkının peşinde olanlardan Rahatsız olandan da, adam olmaz zaten. O değil, asıl sen rahatsız ol öylesinin sofrasından… Demem o ki gardeşim, hoş geldin, safâ geldin, Beklerim her vakit senide, aileni de. Soframızda, ticarethanemizde, Hanemizde ve dâhi gönlümüzde de, Her vakit vardır yerin, şüphe etmeyesin. Yeter ki ayrılmayasın edepten ve emekten… Ne der Ahî Evran hazretleri; -“Hakk’la çalışıp bizi geçen, bizdendir…” 16.02 – 20 Temmuz 2010 / İstanbul Neyzen Muharrem’den Neyzence Şiirler |