YALNIZ ADAM ; YALNIZLIKTA
YALNIZ ADAM ; YALNIZLIKTA
güneş tam karşı tepenin ardında uzanmış boylu boyunca şu küçük sahil kasabasının körfezine. denizin mavisini ayırmış ikiye hava hafif rüzgarlı deniz küçük küçük dalgalı her sahile çarpış henüz bestelenmemiş şarkının gizemli notası. kıyıda bir kaç adam ellerinde olta balık avlamakta. üç beş yat sessiz dalgalarla raksta. gecenin yorgunu, gecenin ev sahibi onlarca masa yüzlerce sandelye bom boş kimsesiz. bir masada bir adam çok sevdiği ince belli kırmızı kuşaklı bardak elinde yudumluyor çayını gözleri bugulu sigarnanın dumanını çekerken ciğerlerine. belli sabahın dinginliğinde değil hala gecenin yorgunluğunda... sevişmelerin değil hayal kırıklıklarının, aldatılmışlığın değil umursanmazlığın, terk edilmişliğin, yokluğun değil acımasızca var oluşun, yorgunluğunda.,, öfke, kin yok gözlerinde acıma var, yüreği yaralı, kırılmış yine de, yine de seviyorum seveceğim, yaşamı, insanı dünü sevdiğim gibi bugünü yarını da seveceğim deme cesaretinde... küsmeyi silmişti defterinden belki göz yaşaları akacak damla damla, akmazsa için için ağlayacak, yüreği hüzün bulutlarıyla kaplanacak yar diye sevdiğini eski dostum diye sevecek,yarim değil, eski dostum diyecek. ruh bedenden, beden ruhtan ayrılınca, sevişmeler sevişmemidir? ten kokar mı ? ter tadılır mı? dudak yakar mı ? göz bakar mı ? |