2
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1247
Okunma
yaş…
şu olmuş bu olmuş ne anlamı var.
üç yaşında ki bebe gülerken,
yumuşacık,
belki de kendinden büyük,
koca peluş bebekle uyurken,
beriki
yalın ayak çamurda dolaşmaz mı ?
öğrenirken
biri gülmeyi
diğeri acı ve sefaleti.
yaşamın matematiğinde
iki artı iki
çoğu zaman
dört etmez
hoş
fiziği de bozuktur
kimyası da
hayatın…
ben
koca adam,
ben
dili sivri adam…
ben,
ben diye devam etsek
sayfalar almaz,
gel gör ki …
o koca adam var ya
koca adam değil artık.
dilimi
süt dökmüş kedi misali.
öğrendim
hepsini
aynı yaşta öğrendim
yolun yarısı geçeli epey oldu da
ben zehir tadında yudumlayarak
özümseyerek öğrendim
vefasızlığı ve vefayı.
hoş
hala çok kişi vefa yı
istanbul da semt bilir !
aydınlığı ve karanlığı öğrendim
karanlığı sevdim hem de korkmadan.
kalabalıkta yalnızlık hiçmiş
kendindeki yalnızlığın yanında
ve ben deki benle tanıştım
bir güzel beni öğrendim.
bilmezmişim
tanımazmışım
ben de
diğerleri gibi
bende ki beni
şimdi
“beni seviyorum”
en önemli en değerli benmişim
ben olmazsam
benim dışımdaki hiçbir şey olmazmış
öğrendim
acı olsa
az şeymi !
beni sevince
seni sevmeyi öğrendim
sonra
berikini sevmeyi.
yaş…
dedim ya
şu olmuş
bu olmuş
önemi yok
bu yaşta öğrendiğimi
bu yaşa öğrenememişim.
ha
bu arada bugün benim
doğum günüm.
vardan yoka gittim
biletimi kendim kestim
sonra
biletimi iptal ettim
yoktan geri geldim.
rahimden değil
kendimden
benden doğdum…
5.0
100% (2)