SEN & BEN...
Sen, küçük bir kız çocuğuydun,
Daha sevdayı evcilik sanan... Ben, büyümekten ölesiye korkan bir çocuktum, bu oyunda hep dışlanan... Sen, hiç kurulmamış hayallerimi, Terkedilmiş bir çocuk bahçesinde sallandıran bir kız... Ben, İzmir’in orta yerinde, Hasretinle yakartop oynayan bir çocuk... Sen, arabesk şarkılardan fırlamış, Serseri bir nota parçası... Ben, müzikten anlamıyan bir sevda sarhoşu... Sen, yüreğimin en orta yerine meteor gibi yağan asit damlası... Ben, damarlarıma zerk ettiğin ıstıraba alışmış, Adı sen olan bir uyuşturucu bağımlısı... Sen, hiç vizyona girmemiş bir aşk filminin kadın başrol oyuncusu... Ben, o filmde topu topu dört buçuk dakika oynayan garip bir figüran... Sen, anasının karnında dokuz ay duramayan bir melek... Ben, o meleğin ismini dokuz günde, dokuz yüz kere zikreden bir dejin*... Sen... Sen, teneffüs ettiğim havanın %82’sine hüzün katn zehirli bir gaz... Ben, o havayı solumamak için göz bebeklerinde petrol boru hatları patlatan bir aşık... Sen, her dolunayda gece gece kuduran bir varlık... Ben, o varlığı yenmek için yemin içmiş kılıçsız bir süvari... Ve sen... Sen ey sevgili sen... İçimde koca bir yangındınİ, her gece saat sensizliği bilmem kaç geçerken beliren... Bense o yangını söndürmeye yemin içmiş korkusuz bir itfaiye eri... Neye yarardı ki? Sen, benzin damlası olmuş güzelliğinle, damla damla yağardın alevlerin üstüne, Sen... Sen, artık bir mutlu son katili, Ben, üçüncü sayfa haberlerine çıkmış mağdur bir aşık cesedi, Sansür basılmış, gidişine, hatta hiç gelmeyişine tanık olmuş çatlak göz bebeklerime, Görsende tanıyamazsın beni, Sen yazdığım her şiirde benliğini yitirmiş kimsesiz bir betimleme, Ben, artık seni kalemimle öldüren müebbet aşk mahkumu, Ben, tek kişilik bir sevdanın yol yorgunu, Ben, Azrail’i ağlatmış bir aşkın gölgesinde deliren bir şair bozuntusu, Ve ben bu oyunda figüran rolünde bir aşk yetimi... Sense.. Sense koca bir yalansın ey sevgili... Abdüssamed GEDİK *sözlükte anlamı bulunmayan çok eski bir kelime. Dejin, yarı insan yarı ruhsani anlamına gelir. Ölümleri ya korkunç bir azapla ya da delirerek olur. |