çağrı
tohumuna
gülümü verdiğim gün(sen) şimdi yeniden öylesi ölesi çağırma beni halen kanımda gözlerinin açtığı yara her sabah çöl ikliminde estiğime bakma sen baharın koynumda bir bilsen muhasebecisi değilim ömrümün hüznümü kedere döken ölçüsüz denklemi çözemem ama halen varlığın doldurur dipsiz kuyularımı nefesinden mahsup ederim en onulmaz yaralarımı hesabını tutmaya gücüm yok ayrılıkların acının ve beni ben yapan apansız sevdanın ömrümü gülüne verdiğim gün(sen) şimdi yeniden öylesi ölesi çağırma beni çıkıp gelirim yaralarımdan akıp gelirim damarlarından |