bir akşam hüznüzihnimde bulanık bir sonbahar sızlıyor her yaprak dökümü bir akşamüstü yıkılmış evler gibi duruyoruz karasaz yollarında, yüzümüzde alaca bi hüzün karasaz yollarında çocuklar koşturuyorlar şen şakrak koşuyorlar koşuyorlar sonra kayboluyorlar birden toza toprağa karışarak ben diyorum ki sen de ordaydın ali sen de ordaydın sağanak sağanak bir yağmur başlıyordu yüzümüzden hatırlasana kuşlar acele acele geçiyordu göğümüzden |
insafsız bir fırtına savurduğunda kuşları bir bilinmeze