Ankebud'un Esrarındayım
Bedenim üryan düşerken beyaz patiskalara
Kapalı gözlerimin içinde sakladığım Ezan makamı bir şiire başlamıştım... Annemin ilk busesi hala yanağımda mahlas duruyor Ve gözbebeklerimi hiç ayırmadığım samanyolunda Kâinatı keşfedecek gibi bakıyordum Sahabinin sağ kolunda... Sonradan peri masalları nakşedildi kulaklarıma Ben mümin doğmuştum ’şükür’ Ardından, Ruhumda töre düğünlerinin davul sesleriyle işlendi sağırlığım Rabbime teslim,Nebi’me tabi yaratılmadım mı ben? Yemişim sizin botanik bağınızı,bahçenizi Ben İrem’in kenarındayım Benim Kızıldeniz’e kesilmiş aklım hala Ankebud’un esrarındayım... Minare diplerinde bir çiçeğin ömrüne berdel olmuşken fıtratım Siz bana hâlâ pis sakallı bir şaşkının teorilerini anlatıyorsunuz Tabii dersiniz...! Sizin Zişanınız değil miydi? Taif’te ayakları kırmızıya boyanan Katedrallerin çatısına aç susuz bıraktığınız Beyaz güvercinlerin sırtına Bağladığınız barış da sizin değildi Halbuki, Çok iyi biliyordun sen Neydi İkrime’yi derin sulardan geri çeviren Ukkaşe’nin öptüğü nübüvvet mühüründe kurudu ya dudakları Ve Ay ikiye bölünürken Sen ne kudret helvasını beğenmiştin Ne de bıldırcın nimetini Düzen sana ne kadar dönse de bugünler de Ben çok iyi biliyorum Akibetini.. Egemen ilahi bir kudrete teslim yaşayacağım işte Yemin ediyorum... Bana vadedileni sizin aklınız alamaz Ebu cehil zaliminden biliyorum... Aslında iş burdaki silkinişte; Secde güllerini okşamadıkça alnınız Billahi sizi reddediyorum... Reddediyorum hepinizi Dedemin zulmünüze eşkıya kalışı gibi Reddediyorum şirkinizi Faruk Civelek |
Siz bana hâlâ pis sakallı bir şaşkının teorilerini anlatıyorsunuz
Tabii dersiniz...!
Sizin Zişanınız değil miydi?
Taif’te ayakları kırmızıya boyanan
Katedrallerin çatısına aç susuz bıraktığınız
Beyaz güvercinlerin sırtına
Bağladığınız barış da sizin değildi.........güzel bir konu va çalışma olmuş.. kalemin daim olsun .