Üç Yangını Görmüş Gecenin Hikayesi-Abdullah Zeki ve Şeref Kemal dostlarıma- Gözleri hüzne asılı kalmışlar ülkesinde Bir meczubun türküsünü duyunca gece “Meyrik, Meyrik” Uykusunu bir ayrılıkta unutmuş üç şehirden Küllenmemiş sevda kıvılcımları kalemlerinin ucunda Geceye üç şair düşer, şafağa ram olurken şiir Ayrılığın tarihine şerh düşer saatler Üç uçuk dudak, üç yarım nefes bir muammayı çözemez İki göç bir yangın ederse üç ayrılık kaç yangın eder Hesabı dağlara kalır D/ağlanan şiirler var yangın artığı Gözleri hüzne asılı kalmışlar ülkesinde Bir bardak çay, ayrılığa sarılmış tütünler özlenir Aşka dair memlekete dair muhasebelerde Tüm sanal ağlamalara inat Üç damla gözyaşı üç şiire sarılıp “Kanayan yanlarına” sürülür Uykusunu bir ayrılıkta unutmuş üç şehirden Küllenmemiş sevda kıvılcımları kalemlerinin ucunda S/ağlaması bitmemiş sevdalardan Üç şair iner sabaha Üç yangını görmüş bir gece biter. |
Şaşırdım kaldım.. Ama bu şiirden çoook şeyler aşırır alırım ben kendime..
Meczubi söylenmiş bir türküye eşlik etmek ne büyük bir yürek ister.. Kutlarım iki yüreği alev alev yanan şairi.. Geceleri ve şehirleri ağartan yangınların yıldız yıldız yürekleri! Bu şiir muhakkak meczubinin değil, delicesine söylenmiş ve artık hiç bir ağlanacak bir yanı kalmamış bir türküye ağlayan bir vesairin değil, ancak türküye yüreklerinin tınısını veren iki şairindir..
Kutlarım ve demlik demlik çay borçlanırım.. Hem adı güzel Şair Ağabeyime, Hem Abdullah Zeki Ağabey'e..
Selam ile Ağabey..