Bir Şehirde Ömrü Geri Sarmak II. (Kadraja Sığmaya Hüzünler Ya Da Bakkalın Kızının Beş Yumurta Üç Ekmek Bir Sana Yağı Satma Zamanları)
Daha Google Eaerth’ın bilmiyordu Karesi neyin nesi
Yürek yarası, baba parası kimisi çok kimisi yok Rakım hüzünde yüksekti sevinçte Guam çukuruna rekabet Aşklara nispet Yıldırım Apartmanında meskûn İki dairelik, çokluk ekine örnek verilen Muharrem Ergin kitabında Ve tüm hemşehrilerin bir aylığına mülteci yaşadığı O yerlere bir yağmur sonrası ova genişliğinde yürekleriyle toplanmış Adamlar yaşadı daha coğrafya bölümlerinde öğrenilmemiş Eylül sonrası rüzgarları ve bilmem ne depremi artçıları görmüş Soğuk akşamlarda –ki gurbeti ilk yaşayana mahsus bir garip soğuk- Bit pazarından dilenci literatürüne layık yalvarmalarla sonlanan Bir alışveriş sonrasında alınan sobalara En yakın inşaattan nakledilen –nakil kelimesinin anlamını biliyor muyduk- Kalaslardan tavana ulaşan alevler ilham verirken bize - ilk şiiri kesin Abdullah yazmıştır- ısınan Anadolu’ydu Ve böyle akşamlarda Bir sofraya makarna ve pilavı el ele görmüştü tarih Mustafa marifetiyle Ki yoksulluğumuz bazen üst balkondan uzanan bir tabak zeytinle susardı -Allah rahmet eylesin- Ki dişlerimiz eksileri termometre kadar net gösterdiğinde Pencere önüne yığılan odunlara cevaz verdirirdi Gürdal’a Her öğlen bakkalın kızı Dudağının ucunda hain bir tebessümle Beş yumurta üç ekmek bir sana yağını hazır ederdi Kemalettin Tuğcu romanına bir paragraf ekleme hazzıyla Yıldırım Apartmanı Bir göktaşı nadirliğinde Bir araya gelmiş hüzün testine tabi Anadolu çocuklarını Bir yıldırım hızıyla ağırladı Hüzün en fiyakalı günlerini yaşadı aşk da Ve bir fotoğraf makinasının kadrajına sığmayan hüzünleri Bir fotoğraftan tekrar yaşayıp Yaşanana eyvallah diyelim dostlara selam.. |
doluca
delice
layıkıyla
bilinen + bilinmeyen
gizli (saklı) her yanıyla
? bir serzeniş mi demeli bunun da diğer adına
öngörü mü veyahut da
heyhat
ki insan olarak duyulan her bir hissin
tarihçesi gibiydi
şiir sanki, her solukta
ve
beş yumurta
üç ekmek bir Sana yağı
şöylecene-k kese kâğıdında
anılan (nostaljik / siyah-beyaz) o zamanlarda
sunsa ya bakkalın kızı
bana da ille bana da........hocam, saygıyla