ŞEHRİN KANATLARIÇimen yeşili yaza, açarken gözlerimi, Önce göğümü kaybettim, kaybettim ki yerimi ! Kervancılara inat, gezdirmedim yükümü, Her şehrin kapısına, bırakırken öykümü... Yeni seferler için, gerekir yeni kısrak, Girerken yeni şehre, dizgini bırakarak... Güneş aynı güneşti, ayda yoktu bir hata, Kalabalık içinden, karışırken hayata... Kalırken koyaklarda, bozlak ve uzun hava, Düşmüştük yeni kente, bir Adem, bir de Havva. Mavi nehirler yoktu, yollar vardı ışıktan, Aşk öldü demişlerdi, geçilmiyor aşıktan... Yad elde bırakarak, sesini yalnızlığın, Ne garip şey? Burada duyulmuyor çığlığın! Düşerken dudağımdan, bir hasretlik busesi, En çok özlediklerim, kuş sesi, kanat sesi... Suları ayna yapıp, bakarken güzellere, Kaybettiğim göğümü, yine sordum göklere. Değişen neydi sahi ? Kalabalık ve ses mi ? Kendim değişmesem de, değiştirdim ismimi ! Bütün kuşlar yuvada, düşlüyorken yarını, Süslüyor ışıklarla şehir kanatlarını... Göğsünü geçirirken, çocuklar gürültüden ! Bozkırda çekirdekler, çatlıyormuş yeniden... Hayrettin YAZICI |
Girerken yeni şehre, dizgini bırakarak...
kutlarım efendim,harika şiirinizi,saygılarımla...