NEYLEYİM
Aklım zahi, gönlüm yorgun.
Yıkıldı gönül sarayım. Oldu viran yurdum. Düşüncelerim yandı kül oldu; Rüzgârlara savurdum. Bana güvenmeyen yâri: Ben neyleyim. Yalan dünya, şeytana gebemisin? Âşıklara hicran yelimisin? Bugün tokat yedim. Garibim yaşamayı neylesin. Bana güvenmeyen gardaşı: Ben neyleyim. Sevinçlerim buruktur her daim. Olmadı hayat kaynağım; Elkızı nazlı yârim. Sana, senden başka dost yok be yiğidim. Bana güvenmeyen dost’ u: Ben neyleyim. Buralarda dürüst olma yanar ağlarsın. Kendine bile meyil verme, işte böyle Yalnız kalırsın. Dostum iki gözüm yaktın beni, nasıl insansın. Bana güvenmeyen sırdaşı: Ben neyleyim. Acizim diye kölemi sandın? Yüz bin yeminli bir lakırtıya inandın. Başı dumanlı dağlar gibi mert’ dir benim insanlığım. Bana güvenmeyen Ata’ yı: Ben neyleyim. Çağlarda her daim, yanımda Anam iki gözüm. Burada olmazsa, kabirde biter şu cefalı kara ömrüm. Hakkınızı helal edin, yarın duyulur öldüğüm. Bana güvenmeyen hısım akrabayı: Ben neyleyim. İsmime kara leke sürüldü bir kere. Yaşasam da fayda vermez yüz sene. Toprağa koyun beni yirmi yaşın sevinciyle. Bana güvenmeyen hayatı: Ben neyleyim. Mahmut sen nesin ki; Haline yansınlar. Ölsen bile namazına niye varsınlar. Sen zaten ölüsün, ardın sıra niye ağlasınlar. Şahsıma güvenmeyen, ben beni neyleyim. 29/07/2002 Mahmut Enes YÜCEL |