SON CELSEDEYİM…
SON CELSEDEYİM…
adressiz hitapsız bir arzuhaldeyim bulunmazlardayım okunmazlardayım pulsuz mühürsüz imzasızım gönderilmezlerde bilinmezlerdeyim ve lâkin yılan hikayesi bir davanın bilmem kaçıncı celsesinin celbine avdetteyim red-i miras ettiğim gönlüm bir köşesinde loş koridorun ben bir köşesindeyim soğuk ve nemrut yüzüne yanan alnımı dayadığım sağır duvara saçma sapan anlaşılmaz bir şeyler söylemekteyim duyuyorum boyası eprik kapalı kapının ardında o buyurgan ses aslını bilmediğim bir iddianameyi gıyabımda allayıp telleyip mâziyi de ekleyip ver yansın ediyor itham ediyor isnat ediyor mübaşir ismimi okuyor avaz avaz kulaklarımı tıkıyorum ihtimal delirmekteyim bir hışım içeri girip te -be hey alim geçinen zalim- -sükûtum ikrardan değil- -yalan değilim- -riya değilim- -o ben değilim- diyememenin aczindeyim içimde çıldırmış bir mahkûm var müdahil olamıyor savunmalara oysa suçlu değilim bir hayaldir artık beraatim ve son celsesidir davamın göz göre göre ve nâ-hak yere hüküm giymedeyim adressiz hitapsız bir arzuhaldeyim ki eklemleri çürümüştür yazan elin cansız bir beden nasıldır bilirsiniz bu günlerde işte öyleyim… CEYDA GÖRK NİSAN 2010 |