"Ve çok uzak,
çok uzaktaki" (*)
Sivas Limanında DÜN;
Pusu kurmuştu Korsanlar-Eşkiyalar,
kurmuş Pusu Eşkiyalar-Korsanlar.

Telgraf tıkırdadı;
"Bigilerinize sunulur, Stop.
Otel Madımak’ta
2.Temmuz.1993 Akşamı. Stop
Her Dudak Bıçak. her Göz Kanlı, her Köşe Tuzaktı.
Alev Dalgalarını
kıramadı Limanın Dalgakıranı,
kırdı
35 Can’ı.
Stop"

Yıl 8 Eylül 1919.
Sivas Kongresi’nde BU GÜN;
Kara Gemiler Demir atmış,
Demir atmış Tekneler
kara Yelkenleri ile
bekler Karayel’i.
Deniz Feneri,
ne döner, ne de aydınlatır Karanlığı.

Siva Belediye’sinde ERTESİ GÜN;
Balıklar siyah giymiş, giymiş Balıklaaar siyah Elbiseleri,
Kavanoz içine güler!
Sebep nedir,
nedendir blmem?

Sivas Karakolunda O GÜN;
Yakanlar yakalandı, yakalandı Yakan!
Ya bakan?
"Ateşe Çıra sokan"
ve de Kaçan?
Onbinleri aşan?
yakalanamadı Yakılan Otel Madımak,
yakalanamadı!
Ya Kalan Otel Madımak?
"Döner Eti yer orada Zıkkımın Pek’i,
yer Döner Eti!"
Yer; Otel Madımak İçi!

Sivas Adliyesinde HER GÜN;
Dosya-Dosya-Kararlar, kara-kara Yaralar.
Hak, Hukuk ağır basar, yargılanır Piyon’lar.
Her biri, bir-kaç-yatar.
Bir çoğu tezce çıkar.

Sivas İtfayesinde BİR GÜN;
Su yerine Yas aktı, Yas aktı Su yerine.
Yetmedi kesik Hortum, Merdiven ulaşmadı.
35’i verdi bu Can,
35 verdi Can’ı!

Yıl, 2010 ŞİMDİ;
Döner Eti yer orda biri, yer Döner Eti!
Yer;
Otel Madımak İçi!
Utanır DUVAR Yas’la,
Utansın Uygar SİVAS’ta!


(*) NAZIM HİKMET, Kuvayi Milliye Destanı’ndan. Sayfa 45, Satır 633. Bilgi Yayınevi.