An akar, alacakaranlık çöker Hep rüzgârdı gelinciğin derdi Kelebek çırpınışını andıran Yol bulamaz yıldızsız gecede kendine doğru, Kendisi içindi vakitsiz sitemleri…
Gelincik Sen yellerden geçemedin Ben, bilsen bu bahar en çok seni sevdim… Hasret kalmış bozkırlar rüzgârla dansına Benimse ellerimde titrer kederin Yaprak yaprak, kırmızılarım tükenir önce…
En tadılmadık özlemler uğrar Gölgenin düştüğü yere… Bir papatya olamazsın sen Ne de bir gül… Kırmızılardan derme, çatma Bir gönül…
Ve yine bir gelincik Kanar, ağlar güneşle, saçar yaslarını Dört bir yana… Aldırmaz hiçbir kır çiçeği… Bilmez ki gelincik, Toprağın göz hapsinde cilveleri…
Tozlarından anladım, Belirgin izleri. Belli ki çok olmamış rüzgârlar seni terk edeli… Ve sen yine de Narin sevinçlerinin ışığında Var oluyorsun… Ben yine gelincik çıkmazlarında şaşkın... Ağır aksak yürüyüşlerin ardından Siliniyor iz gibi, giz gibi adın… Diriliyor… Sen yoksan aklımdaki kırmızılı uçurumlar… Ve hep atlamaya hevesli ruhlar Yine aynı cevapsızı sordular Bir gelinciğin derdine rüzgâr olmaya ne var?
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
GELİNCİK ÇIKMAZI şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
GELİNCİK ÇIKMAZI şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.