Y A R A * 3 *Şiirin hikayesini görmek için tıklayın Zaman yüzümüze bırakırken çizgisini , geçmiş ile yüzleşmek kolay olmaz.
Hep bir adım arkasında olduğumuz yaşlılık çalar kapımızı Yaşattıklarımızı yaşarız.
Hediyesi bırakılır hayatın el değmemiş avuçlarına
Milyon kere sayılır günler parmaklarla Buram buram geçmiş kokan nostalji gezinir teninin duvarında Her seferinde çalı’sı batar gözlerine yalnızlığın Ve hep birilerinin satırlarında doğar , sonra da ölümünü bekler çaresizliğin Çalıp çırpmış nankör kader de Ne de olsa ipler elinde Kuklası olacak kadar vazgeçilmezdi hayat Mecburiyetler ise çeyiz sandığında ve kapı dibinde Elleri yılların altında ezilen Saçları acımasızca beyazlara yenilen bir beden konuşmaya başlar sessizliğinde Ilık bir melodi yükselir rüzgarın fısıltısıyla Gök delinirken her seferinde ,yaşlar süzülür genzine Öksürük olur , hastalığı bulaşır yeni gününe Yaş yetmiştir artık Dün olmadığı gibi bugün de yoktur sırtımı sıvazlayan sıcak bir nefes Yüzü duvardan çizik, rengi ten renginden daha uçuk "Ömür nadası bırakılır, adına yaşlılık damgası vurularak" Bir yalnızlık senfonisi yükselir göğün çehresine Ve kapı ardına kadar kapatılır Artık ölümü beklemekten başka bir şey düşmez kendine Oysa ki sıcak bir gülüşe, geçen bütün yıllar hibe edilecektir Hatırlanıp bir demet bırakılsa önüne Maskesi düşmeyen bir gerçektir artık ömür Hatırlandıkça artar unutuldukça eksilir Ya yarın; Bizi neler bekliyor biliyor muyuz ? 01/03/2010 10;20 eMİNE |
Ya yarın ;
Bizi neler bekliyor biliyor muyuz ?
T E B R İ K L E R . . .