Sensizlik Nağmeleri
Soğuk bir Ankara akşamı,ellerim ceplerimde
Yürüyorum amaçsızca Gölbaşı caddelerinde Fark etmeden yolum düşmüş,aşıklar tepesine Seyreyliyorum kuş bakışı şehrin ışıklarını Yine hayalin sallanıyor kirpiklerimin ucunda Derin bir iç çekiyorum,bakarken ufuklara Dağlardan esen rüzgarlar yalıyor bedenimi Suya hasret pınarlar gibi gözlerim İçimde ki çığlık büyüyor günbegün Ne yapsam susturamıyorum gönül feryadımı Upuzun geceler dolu isyanım ,yorgun düşüncelerim Bir daha dogmayacak kadar karanlık güneşim Buselerinin olmadığı her ibadetimde, Dualarım sanki boşu boşuna,kederdeyim Saklamak isterdim,o kadın kokunu Doyasıya içime çekerek başlamak isterdim güne Sana sensiz nasıl bir hiçim,anlatmak isterdim Baharda açan tomurcuklar kadar saf ve berrak oluşunu Sevdamın,kızgın çöller gibi oldugunu haykırmak isterdim Seni uyurken seyrederek günü karsilamak Uyandığında kahvaltını hazırlamak Sonra dokunmak isterdim gül tenine usulca Ama olmadı,olamadı tek kanatlı aşkım Beceremedim sana olan sevgimi anlatmayı Ya da,anlamak istemedin fütursuzca Ruhum kuş kanadı gibi çırpınırken sevdan ile Fark edemedin gönül sazimin nağmelerini Duyamadın aşkımın ayak seslerini Oysa;cennetim eylemiştim,ayak bastığın her kareyi Yıldızlar ışıl ışıl bir başka parlaktı,sen yanımdayken Dolunay bir başka parlatırdı,şavkı vurunca güzel yüzünü Sen güldüğünde,zambaklar kıskanır küserdi kaderine Yeni doğmuş bebek saflığında bakardım,masum gözlerine.. Ah be güzelim,ama artık yoksun Gittiğin andan beri cehennemi yaşayan ben Seni arayan,yollarda gözleyen ben Gelmeyeceğini bile bile hem de.. Bir gün görsem yetecek bana aslında Sarılsam sevdama özlem dolu Tanrımdan dileğimdir,uzunca uykuya gitmeden önce Bir gün görsem yetecek bana Eriyecek karlı tepelerim.anlık da olsa vuslatla Sen ki; efkarımın ilacı,sen ki dünyamin zirvesi Kukumav kuslari kadar yalnızım şimdi ben Ne tarafa baksam,hazan yaprakları Esrik bir iç çekme,direkler arası Hissiz her yanım çağlayan yokluğunda Kalabalıklar içinde yapayalnız olabilmek nasıl bir şey? Dalları budanmış bir ağaç,neye benzer,bilir misin? Kelimeler yetersiz,içimde ki beni anlatmaya Serseri mayın misali dolaşırım bu diyarlarda Güzelim,aşkım,sevdam,her şeyim Ya gel benim ol,dünyalar sığmasın içime Ya da,solumak istemiyorum sensiz bu havayı Dudaklarım kurtulur belki,her an ismini hecelemekten Yoksa,sensizliğe hüküm giymek zor ömür denizimde Islak ve özlemler gebeliğinde.. Ey gözlerimin buğusu,en berrak su damlam; Bil ki,sensiz bu ciğerlerime her daim hasretin dolacak Gayesizce savrulacağım,insafsız yarınlarıma Sürülmemiş topraklar kadar bereketsiz kalacak ovalarım Bir avuç toprak olacak sensizliğe çıkan yolum Sen olmadıktan sonra yanımda Nefesini hissedemiyeceksem dudaklarımda İsyansa isyan ediyorum her cümlede Sensiz bu evreni yakarım yıkarım neyleyeyim Olmadığın her anımda,ben bu hayatın geçmişine geleceğine söverim…. İlhan Seber 19/02/2010 |
Paragraf paragraf çığlık...her çığlıkla daha da derinleşiyor yara
Korkarım ki bu gidişle de kapanmayacak
Her gün doğan güneş ,alınıp verilen nefes haram kılmış şair kendine,her satırda her dize de vasiyetini yazıyor.
Evreni yıksan da güneş yine doğacak bırak her doğan güneş ısıtsın tüm bedenini...
Saygılarımla şair dost.
Dibin notu:
İtinayla mirascı olunur :))))