Nasıl özledim, Kendime itirafı bile zor!
Mar,10/04
Nasıl özledim, Kendime itirafı bile zor! Ama, o kokun, dudakların... Ne kızgınlıklarım Ne de kırgınlıklarım Engel değil. Hep bakışlarını severdim ya senin, Bana bakarken parlayan halini, Hani hep o parlamayı arardım ya Bana bakarken, Hani deli kıskanırdım ya Onlar parlarsa başkalarına da bakarken, İşte, bir de o gözlerini özledim. Bir de sesini. Söylemişmiydim, bilmem, ama senin sesini Hep sevdim ben. Hele “Aşkım napıyor? ” diye arardın ya bir zamanlar, Bazen alışverişte olurdum, Bazen gecenin bir saati evimde seni düşünür. O sesi, işte, o sesi Yakalarmıyım acaba Herhangi bir zamanda, herhangi bir başkasında? Ellerin birde, Üstü kıllı, kocaman, işçi ellerin, Naif ellerin. Evimizi tutup da, yatağımızı birlikte yerleştirirkenki O becerikli ellerin. Birde, o kocaman gövden! Hala çoğu kırık sandalyelerin. Hani dayanamazlardı ya ağırlığına. Eskiden gördükçe beni güldüren Sandalyeler... Şimdi hepsini Yeni evimin arka balkonuna kaldırdım, Anıları da kaldırırmış gibi beraber. Kollarınla göğsünü özlüyorum bir de, Sımsıkı sarılıp uyumalarımızı, Günlerce kafa yormuştuk sırılsıklam uyanışlarımıza. Ta ki, ayrı ayrı yatışlarımızda Tersiz uyanışlarımıza kadar Yorganımızı ne çok suçlamıştık. O yorgan Üşütüyor şimdi beni. Gülüşünü özledim bir de, Köylüce, yarımca gibi, Sırf bize özel, Sırf bizim paylaştığımız Dilleri konuşurken, Gece yarıları “Pucerler” duymasın diye, Yorgan altına saklamaya çalıştığımız gülüşlerimiz... Nasıl özledim bir bilsen. Bir bilsen, rakı masasındaki bıçak sırtı sohbetlerimizi, CD almaya giderkenki muziplikleri, Ne bileyim, daha neleri ve neleri... Ben, Seni özledim. Gülgün Karaoğlu |
Kutluyorum bu yüreği ve kalemi...Sizin şiirlerinizden ayrı bir haz alıyorum...Sevgimle...