Nefis
Sanki şu cesedim karşımda yatıyor
Herkes bana düşman herkes bana batıyor O gördüğüm güzellikler derde dert katıyor Ebedi saatedi üç kuruşa satıyor Aldanmışım ben kanmışım bu dünyanın Havasına, parasına, karısına, kızına... ve tevazu göstermişim şu dünyanın nazına Sonrada küfretmişim belki alın yazıma Ey nefis! Ne istiyorsun, yerinde durmuyorsun Bir gün yanacağım diye kendine hiç sormuyorsun Bir gün doğru düşünüp doğruluğu bulmuyorsun Doğru olan doğruyu dokuz köyden kovuyorsun Sonra suçu kadere, haşa Allah’a Sonra ermek istersin iman-ı billaha Amellerin o ince itikadına ters senin Tıpkı bir kadın gibi şeytani zarif sesin Senin adını duyunca kesiliyor nefesim Gönül kuşum uçtu, parçalandı kafesim Ardından ağlamaktan, bağırmaktan... Kesildi sesim, söyle senden medet uman Hangi yüzle secde etsin. Etsin ne haldeyse o Rahman ve Rahim’dir Senin günahından büyük o herşeyden kerimdir. O kişiki tevbeyle yaşar, çünkü aklı selimdir Bu ince sırrın manası derindende derindir Ey kalp esfele safilin olmasın mekanın Çünkü o kalbin senin Allah makamın Günah işlemiyorsan, işleyene küfretme Sen günaha düşman ol günahkarı kirletme. Ey sonun belli değil, Belki gülhane belki narhane Çünkü gönlün her kadına açık Her kadına bir kerane... Aklın sanki bir terane Nefis nasıl isterse Emrin olur dediğin halde! Nasıl Allah namına Hareket ederim dersin Sen sınıfta kaldın Ölümdür son dersin. Ölümdür son dersin Ölümü hiç düşünmezsin. Sana ne söylesem boş Bugün ağlar yarın güler Sonra aynı günaha tekrar döner Döner durursun. Belki bir Nasuh gibi birgün pişman olursun Belki bir Nemrut gibi cehennemde durursun. |
hep ağızda kalan o tat...
budur nefis dediğimiz tat...
şiirdi..
Tüm güzellikler daimin olsun Oğuz'um
-AMİN ECMAİN...