Ayın suyla öpüştüğü yerdeydik..
Ay ışıyordu..
Biz,bir roman okurunun düş kahramanlarıyken, Hiçbir zaman bilemedik bizi yazanın kim olduğunu.. Aşka duyduğumuz aşktan, O dağların arkasındaki başka hayatlardan, Uzak dokunuşlardan, Suya karışan ay ışığından, Ayın suya muhtaçlığından ve gidenlerden söz ediyorduk.. Geceydi.. Tenimizi bir bebeğin süt dişleriyle ısırıyordu soğuk. Göremiyorduk birbirimizin yüzünü, Yalan söylemeye dilimiz varmıyordu.. Sakallarıma asılmış erkek bir geceyi, Yumuşak tenli bir sabaha kavuşturmak isterdim. Sen,çocuk gibi güler çocuk gibi kızardın. Kıyamazdın içindeki çocuğun öfkesine.. Geceydi... Soğuktan kamaşıyorduk.. Ayışığı,konuştuklarımızın kıyısından geçiyordu. Şiir,bütün romantikliğiyle terk ediyordu bizi yavaş yavaş.. Oysa bir tek tırnak işareti ki, Hangi sözü içine alsa, Şahane bir tebessüme teslim ederdi bizi.. Dedim ya geceydi... İhtiyar denemeyecek kadar acemi, Genç sayılamayacak kadar karamasardık.. Ay ışıyordu.. Şiirin kıyısından bir çay akıyordu. Biz ayın suyla öpüştüğü yerdeydik.. |
İhtiyar denemeyecek kadar acemi,
Genç sayılamayacak kadar karamasardık..
Ay ışıyordu..
Şiirin kıyısından bir çay akıyordu.
Biz ayın suyla öpüştüğü yerdeydik..
Öyle güzel bir şiir okudum ki kaleminizden
gecenin ilk şiiriydi belki okuduğum
ve belki de ilk defa su ile ay öpüşüyordu
Kutlarım yürekten
ve alkışlarım bu güzelliği