Anlayamam Ben Andam !
yaktı ışıklarını hey tut dilimi andam
kılıçlar kadar hırçın bu şehrin zincirleri birazdan ayaklanır gölgeleriyle ecram gün karışır birazdan sabahın ensesine tut andam yıldı yine karanlığın çeperi sevgiliden gam kaldı sevgilinin sesine hakan ilhan kurt anlayamam ben andam kafam karmakarışık duvarlarla örülü saklı kalmış dünyanda nağmertlik hançerine sırtın artık alışık ilk meyvesi taşlanan ağacın kör hayâli bir yanında sağırlar kalp körleri bir yanda halbuki dilin andam bir ışıltı misali ben anlayamam andam son çeyreği vademin bağlandığım şu hayat bir ölümden ibaret karanlığı ürküten karalıkta matemin delik deşik umutlar bir okun sadağında ve bunca olmazlıklar bahtsızlardan sirayet huzurum belki andam azrail şakağında andam anlayamam ben saçlarıma ak düşmüş siyah-beyaz anılar yalandan arda kalan daldığım düşlerime karabasan üşüşmüş yürüdüğün yıllarda labirent yollar kafes kaybolan geçmişlerin bahçesi vahşi talan beklenen şimdi andam bir umut ve son nefes anlayamam ben andam anımsanmaz varlığım sarmaladığım yaşam güneşin yamacında gelip geçmiş zamanla sönmüş volkan harlığım yıldızlar kadar uzak atiyi tutmuş elin şaheserler kattığın ölümsüzlük tacında tutamam konuş andam asla susmasın dilin... mehmet ali cengiz yedieylülikibindokuz tarsus |
Kutluyorum kalemi.