Kendimi ne hırpalayacağım sayın İnal.
Dedim ya; sizi ciddiye almıyorum.
En iyisi siz o üstadlarınızın sayfalarında görüşlerinizi beyan edin.
Beni de gereksiz polemiklerin içine çekmeye çalışmayın.
Sizin yolunuz size, benim yolum bana.
Anlatabildim mi ?
Lütfen!

"Hiciv şiirleri konusunda sizden tavsiye ve nasihat alacak konumda değilim. Nasıl yazmam gerekiyorsa öyle yazdım ve yazmaya da devam edeceğim."


Tabii öyle olacak Sayın Oflu bunun tersini söyleyen saçmalamış olur, siz bildiğiniz gibi yazacaksınız biz bildiğimiz gibi yorumlayacağız.
Yorumlarımızdan ne anladığınızı sorgulamak şiirden ne aldığımızı sorgulamanız olmaz.
Kısacası herkes üzerine düşeni bildiğince yapacak.
Cevabınızda pek çok hesap kitap yapmışsınız ki buna gerek yok, ben şiirlerimi yazarken şiir nereye düşer güne mi göğe mi yere mi diye yazmam siz öyle mi yazıyorsunuz?
Öyleyse de görünen gerçek değişmiyor kendimizi hırpalamaya gerek yok, bakın ne siz ne ben Cemal Safi veya Orhan Veli olamadık.

Mesele yazdıklarımızın çokça gönüllere girmesidir, yoksa güne düşme hesabı yaparak şiiri ucuzlatmayalım.

Benim bu sitede gerçekten "üstat" kabul ettiğim insanlar zaten çok az sayıda o bahsettiğim üstat ile söyleşim de özel değildi nerden çıkardınız?
Kendisinin şiir sayfasına misafirliğimde eklediğim yorumda geçen konudur.
O da aynı gün güne düşen şiirleri okuyup sayfasına gitmemle söz konusu oldu yoksa zaten kıyas kabil değil.

Olay budur, kendinizi hırpalamayın sizin beni muhatap kabul edip etmeminizle alakadar değilim siz de buaradaki diğer üyeler gibi sayfasını ziyaret edip fikrimi eklediğim birisiniz hepsi bu.
Bilmem analatabildim mi?

Not: Şiirinize eklediğim kıssa direk şiirinizle alakalıdır şiirin dışında bir yorum değil, kıssada hissedir işaret ettiğim ama bunu da sevmeniz gerekmiyor tabii.

Sayın İnal

Bu yorumunuz nasılsa gözümden kaçmış.Oysa yapılan yorumları tâkip ederim.Bu yüzden cevabım biraz geç oldu.

Size daha önce “eğer yorum yapacaksanız şiirle alakalı ve şiir adına saptamalarınızdan oluşsun “ mealinde bir ricada bulunmuştum. Gerçekten Bektaşi fıkra ve hikayelerinden oldum olası çok haz almam. Doğru da bulmam. Anlattığınızın kaynağı nedir bilmiyorum ama sanırım Musa dediğiniz Allah’ın peygamberlerinden Musa (a.s) dır. Ondan bahsederken mahallenizin manavından bahseder gibi bahsetmenizi doğrusu şık bulmadım. Ayrıca;
bozulmamış olsa bile Musa (a.s) ın dini miadını tamamlamış ve yerini önce Hıristiyanlığa sonra da İslâm’a bırakmıştır. Yani geçerli olan din İslâm’dır.Eğer dini bir referans gerekiyorsa İslâm’dan vermeniz daha mantıklı ve makuldür. (Musevî değilim)

Sizin “gerçekten "şiir" yazan bir üstad “ diye tâbir ettiğiniz kişi ile yaptığınız özel bir konuşmayı umuma açıklamanızı ayrıca çok yadırgadım. Adını vermemiş olsanız da özel konuşulanların tepki alabilecek bu şekliyle site önüne sergilenmemeli. Bu yazıyı okuyan birçok kişinin bu üstad (!) hakkında ne düşündüğünü hiç merak ettiniz mi?

Ne yani, güne gelen şiirler “çocuklar sevinsin, yüzleri gülsün “ babından şeker vermek gibi bir şey mi?
Bu sitede güne gelen ve seçki kurulunda olan herkesi küçümsediğinizin farkında mısınız?

Konu eğer, kendi adınıza “ neden seçkiye gelemiyorum / sık gelemiyorum “ meselesi ise o üstadı(!) karıştırmak da şık değil.

Kim olduğunu bilmiyorum ama o üstada(!) benden selâm söyleyin.
O ne demek istediğimi anlayacaktır.

Hiciv şiirleri konusunda sizden tavsiye ve nasihat alacak konumda değilim. Nasıl yazmam gerekiyorsa öyle yazdım ve yazmaya da devam edeceğim.

Bir şairin şiirinin altındaki (beni hedef göstererek ) yapmış olduğunuz yorumu gördüğümü bilmenizi isterim. Dilediğiniz gibi davranabilirsiniz.
Sizi hiç önemsemiyorum ve ciddiye almıyorum.

Eğer benim şiirlerimin altına gelmezseniz sizi muhatap almayacağım. Gelirseniz de şiir dışında bir konuyu gündeme getirmeyin.

Aklınızda bulunsun..

:)

olur mu öyle şey

ben söylemiştim dişimi sızlattığını
hem de sizleri temsilen :)