BEN BİR YABAN GÜLÜYÜMŞiirin hikayesini görmek için tıklayın *SEN OLMAZSAN MELEKLER AÇSIN DUVAĞIMI SEVDİĞİM.
*Beni senin olmadın hiçbir ölüm avutmaz sevgili. Ya bıçak olursun deşersin yaramı ya da şerbet olup ölümle müjdelersin ünlemi bol canımı.. Bendeki beni kaybettim..Zayi düşülsün adım italik tadındaki küçük puntolara ..Sanadır ilticam. Sanadır göçüm. Yadırgansa da benliğimin uluorta kendinden vazgeçişi, benim yürüyüşüm sana. Kavuşmalarım sana. Yüzünü sür yüzüme. Damarlarımda inkişaf etsin umut sağanağı taze baharların. İlmek ilmek ör beni sana. Gayri adım çıksa da meczuba, Sen benim söylenmemiş sözümsün; Kabul et beni sevgili. Sana geldim. Kapındayım. Bana istinad edilecek su-i zan’lara ya da ruhuma giydirilecek tüm sıfatlara dünden razıyım. Yeter ki solgun benzim senin yüzünde can bulsun. Bak hüviyetimde adım yok. Senden ötesi hiçlik..Senden öncesi karanlık..Sensizlik ise tanımsız..Kendimden tek bir kelime alıntı yapmadan çöktüm gül yüzlü divanına. Sevdandan öte üryanım. Kimliğine al beni. Sesine kat suskunluğumu..Yüreğinin sevda örtüsüyle ört çıplak cümlelerimi.Sür yüzünü yüzüme Hadi unuttum ezberimdeki tüm replikleri. Acele et..Güneş doğuyor kirpiklerinin bir adım ötesinden.. Eğildim yüreğinin baş ucuna.. Hayatın en gerçek suflesini ver dudaklarıma… Fısılda misk-i amber kokulu mutlulukları kulağıma Gayri ben SEN’İM… Gayri ben sana AİT’İM… Düştüm bendeki “benden” … Şimdilerde bende varolamayan “ beni “ Bundan böyle sende yaşat gayri.. Nasıl, hangi şekilde diye sorma Adım kadar yalın.. Ve bir o kadar alıntısız.. Hiçliğimin paragraf başında Hüviyetim SENİNLEDİR… Yüreğindeki sevda ağırlığınca susuyorum.. Kapatıyorum tüm sol anahtarlarını.. Verdiğim zayilere aldanma sen… Bendeki “ ben “ bundan sona “ bensiz… Gayri bendeki “ ben “ SENSİN.. Bundan sonraki mevcudiyetim; Adının kapladığı yer kadar.. Yüzümü “ yüzüne “ kapattım.. Dilsizim.. Ve bir o kadar SEN.. *Sevdan ile düştüm yaban ellere Dalıp çıktım ateşlere küllere Giyin demir çarık gel ardım sıra Dağlara yollara çöllere Diyardan diyara bir yol sor beni yarim yarim Bul beni yarim gör bani yarim yarim Sen kalem ol bende kağıt yaz beni yarim yarim Çöz beni yarim yarim Kurban olam kalem tutan ellere Dertli dertli nağme çalan tellere Yanık yanık türkü diyen dillere SENİ ÇOK AMA ÇOK SEVİYORUM MELEĞİM.....
Hüzün yüklü eylülde açarken gözlerimi,
Yağmur koymuş adımı Cennete giden gelin. Nefesimsin diyerek duymazsa sözlerimi, Yusuf’u kuyularda, boynu büküktür Gül´ün. -----Vefa yağmuruyum ben vuslatın aşk hızıyım -----Her hayâli sen diye gören yabankızıyım Gördüğüm rüyaları hayırlara yorarken, Seni bana getiren kervanları sorarken. Bir yudum sevgilerde mutluluğu ararken, Yüreğimdeki yangın, işaretçisi külün. -----Vefa yağmuruyum ben vuslatın aşk hızıyım -----Her hayâli sen diye gören yabankızıyım Özge candan severken yüreklerde sızıyım, Dağlarda ceylanların burcu burcu nazıyım. Yaban gülünü üzme ben herşeye razıyım, Sinemdeki ateşin indirir özden tülün. -----Vefa yağmuruyum ben vuslatın aşk hızıyım -----Her hayâli sen diye gören yaban kızıyım Sensizlik diyârında bu ocak bir gün tüter, Sevdâlı gönüllerde hüzün çiçeği biter. Başka dermân istemem Eyyub’un sabrı yeter, Canıma can katacak sabır üstü o hâlin. -----Vefa yağmuruyum ben vuslatın aşk hızıyım -----Her hayâli sen diye gören yaban kızıyım Izdırablar içinde nasıl takât yetirsin, Gönlündeki bağlarda türlü çiçek bitirsin. Bengisuyla beraber yağmurları getirsin, Kuruyup da kalmasın, dönüşü olmaz çölün. -----Vefa yağmuruyum ben vuslatın aşk hızıyım -----Her hayâli sen diye gören yaban kızıyım BİR DAMLA NEFES İKİYE BÖLÜNMEZ,MEVLANIN YÜREĞE YAZDIĞI SİLİNMEZ. YABAN GÜLÜN CAN VERSEDE SEN’DEN BAŞKA YAR BİLMEZ. GÜLÜM SEN ALLAH’IN BANA VERDİĞİ EN KUTSAL HAZİNE, MECNUN’UN SAHİBİ YALNIZ LEYLA BU BÖYLE BİLİNE. AHCAN TEK KONUĞUSUN GÖNÜL MABEDİMİN, AZİZİM MAHŞEREDEK BİLLİRUSUN GÖZLERİMİN. (sabır çiçeği) ............................................................................................ O, nasıl aşktır ki tek nefesliktir? O, nasıl sevgidir ki tek bedenliktir? Ölüm, kutsaldır aşkının uğruna. Can vermek, su içmek kadar kolay... Gönül kapısı mühürlenmiştir mahşere kadar. İ İçinde yalnız ve bir tek aşkı var... Tapacak kadar mâbed, yüz sürecek kadar tapınak... Sevgili Sabır Çiçeği, Bu nasıl aşktır böyle... Söyle bebeğim, nasıl sevgidir, nasıl böylesi ruhunu teslim almış!? Hüzün çiçeğimsin benim... Sabırla harmanlanmış................Güler TURAN(babidim) K azak kızıdır bu cesur yürek A ffetmez yanlış yapan adamı Z arar verene çakar bir direk A man dikkat edin sağa sola K urşundan kaçmaz burkulmaz bilek K ızıyor edep irfan bilmeze I rkına sayar doğru demeze Z illi der yarı çıplak gezene I şık sestir o sağır görmeze Ş ev diyorlar kara gözlerine İ nce uzun boyluymuş şirine L al edermiş dilleri, diline A ltın kemer sararmış beline N az yakışmazmış güzelliğine Ö zge imiş o emsali yok imiş Z erre riya dolanı bilmezmiş G üller kokar aklar giyermiş E lleri ak pak ekmek gibiymiş ................Sevi-esin SEN BİR HARİKASIN SEN NADİDE GÜL İSTEMEM SEN AĞLA VE NEDE ÜZÜL SANA YAKIŞIR AK BİR BEMBEYAZ TÜL MUTLULUKLAR SENİN OLSUN EY YAVRUM ----KAZAK DENEN TÜRK MİNİK KUZUSUN ----SEN BABANIN İNAN TAD`I TUZ`USUN...............NİHAT YURT(BABACANIM) Asya’nın yaylasında,yıldızlarla koşarım, Lale bahçelerinde, bülbüllerle coşarım, Aşk iklimi altında, sevdalarla yaşarım, -----Vefa yağmuruyum ben vuslatın aşk hızıyım -----Her hayâli sen diye gören Kazak kızıyım...................AŞKIN COĞRAFYASI |