BİLMEM
Vuslatın yoluna, attım bir düğüm
Başımı taşlara, vursam mı bilmem Dünden arta kalan, derttir gördüğüm Başımı taşlara vursam mı bilmem Umuda yel değdi, engel aradan Özlemler savuşur, geçer buradan Dertlerim çığ gibi, gelir sıradan Başımı taşlara vursam mı bilmem Hüzünler otağı, kurmuş derinde Bir selamın gelsin, gönül serinde Yürek baş kaldırdı, durmaz yerinde Başımı taşlara, vursam mı bilmem Umutlarım kat, kat, dibe çekilir Yürek yama tutmaz, daim sökülür Can darağacında, ipe çekilir Başımı taşlara vursam mı bilmem Saklanır güneş ay, doğmaz günümde Hüsran yatak döşek, acı dünümde Söz anlamaz sızı, yanar gönlümde Başımı taşlara vursam mı bilmem Bir gonca gül oldun, kırık dalımda Meçhule yol aldın, gönül salımda Öksüz mazim şaştı, doğru yolunda Başımı taşlara vursam mı bilmem Bu yorgun bedenim, çekmez canımı Yorgansız döşeksiz, geçen anımı Kimsesizlik sardı, dört bir yanımı Başımı taşlara vursam mı bilmem IŞIK dök derdini, aksın ummana Terk etmez sevdası, girdi bu cana Beklerim yar gelmez, asla imana Başımı taşlara vursam mı bilmem Azimet IŞIK 25.11.2009 Saat. 00.15 Kumbaba Şile ISTANBUL NOT : yorumuyla şiirime anlam katan değerli dost Hasan DAĞ kardeşime saygımla Hasretin yollarında boğumlu engeller, Sevileni sevenler gönülden dinlerler... Birgün bakışırken,gözlerde gülerler, Başımı yaslasam dizlerin tutar mı ola.. Hakankurtaran dosta çok teşekürler |