Kars EliMinnetimiz yoktur ağaya, beye Dağlardan yücedir başımız bizim Bağlıyız devlete, millete, soya Düşmana siperdir döşümüz bizim Araz olur coşkun akar, çağlarız Acı olur sinemizi dağlarız Ölümüze dirimize ağlarız Aşurede akar yaşımız bizim Kotan koşan erler herik derdinde Yaz bahar demezler dirlik derdinde Anam tandır yakar, çörek derdinde Nekeslerden gitmez hoşumuz bizim Biz, bizi biliriz; bizden içeri Karapapak, Terekeme, Azeri Hiçbiri yabancı görmez Kürtleri İçimizle birdir dışımız bizim Dünyaya bedeldir yüce Kal’âmız Hiç kimseye yoktur kin-i davâmız Birlik, beraberlik arzu rüyamız Hayıra yorulur düşümüz bizim Yaylamızda koyun kuzu yayılır Akşam olur teker teker sayılır Yayıklarda kaymak sütten ayrılır Yağ peynirde yoktur eşimiz bizim Boynu bükük fakirimiz olsa da Bırakırlar kubbelerde hoş sâdâ Erişte pilavı, hengel, hasıda Guruttandır ayran aşımız bizim Soframız açıktır yarene, dosta Kusur olmaz dosta her bir hususta Başımız eğilmez mevkiye, posta Zalime çatılır kaşımız bizim Yeşil çimen yaylara süs verir Koç Köroğlu dağlarında ses verir Cahilimiz âlimlere ders verir Doluya tekabül boşumuz bizim İnsanımız bilge; umman, nehirdir Âleme ilk olan, bize ahirdir Ozanımız çoktur; herkes şairdir Âşıklardan gelir coşumuz bizim Sayarız büyüğü, hacı, hocayı Anayı, babayı, dayı, amcayı Boran, tipi bağlar kapı, bacayı Tam altı ay sürer kışımız bizim Siyaset babında bozuk serencam; Vali Bey köşkünde, sanki sadrazam Hiçbir köye ayak basmaz kaymakam Bir Allah’a kalmış işimiz bizim Cahit Kılıç İstanbul, 01 Aralık 2009 |
Koç Köroğlu dağlarında ses verir
Cahilimiz âlimlere ders verir
Doluya tekabül boşumuz bizim
Hepsi birbirinden güzel dizeler...
Seni yürekten kutluyorum.