Efendim
Ateşler koydular elime
Mühür vurdular suskun dilime Beni küfrün iline Sürdüler efendim Yaşlar döktürdüler ellerime Böyle dargınım vuslatı olmayan günlerime Beni nefsimin tuzağına Düşürdüler efendim İsyanım vardı her şeye kadere Eyvah bile dedirtmediler bir kere Beni yerlerden yerlere Vurdular efendim Kokun varmış benzeyen güllere öte zamanlardan uzanan seherlere Gezip tozduğun yerlere hasret Bıraktılar efendim Can usandı sensizlikten Günleri asır saymaktan Sana hoş bir söz dudaktan Söyletmediler efendim Yazarım ziyadesiyle dokunmaz bana Efendim, ben böyle hasretim her mevsim sana Bir dirhemde olsa duana Muhtacım efendim |