YÜREĞİMİN ZİMMETİNDE KALACAK İSMİN...atmaya kıyamadığım kararmış gümüş bir çerçeve ismin içindeki resmi hileyle alıp elimden hani o hiç yüzünden herşeyi bin parça edip de gittiğin akşam yok etmiştin o günden beri ilk kez bu sabaha karşı yattığım delik deşik yorgun uykumun kuytularında buldum izini düş içinde düş gibi bezgindin üstelik güya misafirimizdin bir odasında o sevgili çocukluk evimin kâh Çınaraltı’nın serinliğinde kâh deniz kıyısında yine bana küs gibi benimle gezindin ah sevdiğim nasıl da özlemişim hatırlamak istiyorum da şimdi sen bana ben sana ne söyledim anlamı neydi bulutlu bakışının buğusunda ıslanmış kirpiklerinin çözemedim rahmete yürüyen babam da bizimleydi ve ben meczup mahzunluğundaydım kimsesizliğimin sensizliğimin bî-çâreliğin ah ömrümün bilmecesi bitmedi mi sürgünlüğü yüreğinin yetmedi mi işkencesi sessizliğinin dinmedi mi fırtınası bu kan davalı sevda öfkesinin dilim varmıyor halâ lanet olsun "ben de seni sevmiyorum çoktan unuttum" diyemedim ve biliyorum ki son nefesime dek o kararmış gümüş çerçeve misali yüreğimin zimmetinde kalacak sevgin... CEYDA GÖRK 19KASIM2009 |
ne rüyalar bitti
uyandık sevgisiz bir güne daha
ne hülyalar soldu hasretlerin eşliğinde
sevdayı bitiremedik, bir gidri yüreğe ki
çıkmaz bir daha...
..............Ecem, ince duyguların asil kadını, tebriğim, çok çok sevgimle...
Bayramını kutlayıp öpüyorum o güzel nanaklardan... (: