Bir sonbahar günüBelki yağmurlu bir sonbahar günüydü El ele tutuşarak yürüdüğümüz yollarda sararmış yapraklar Bize hüzünle bakıyorlardı ve suskun Adımlarımızın altında eziliyor Ayrılığın hışırtılarını duyuyordum rüzgarla karışık Oysa biz uçuyorduk mutluluktan dağ tepe Ufkumuzun sınırı yoktu hiç Esen rüzgar sigara yakmanı istememiş olacak Söndürdü hep çakmağını Biriktirip tükettiğimiz çocukluğumuz bir gölge gibiydi ardımızda Bizi sürekli izleyen Ve bizi yaşayacağımız her türlü karın ağrılarına sürükleyendi Bilmiyorduk Belki yağmurlu bir sonbahar günüydü Hızlı trenlerin renk renk ormanlarda akan yolculuklarında Issız bir sessizliğin tam ortasında Yuvarlak masa etrafında ince ayarlı ülke tahlillerinden uzak Geniş ,düz tarlalar çıplaklığını boyardı akşamların Kaçışan tavşanların gizli yuvalarındaki yürek vuruşlarında Kendimizi bulurduk Hep birdik , beraberdik Belki yağmurlu bir sonbahar günüydü toprak damlı ama sımsıcak evlerin açık kapılarından Sevinçler dökülüyordu kucak dolusu ve sevinçten gözyaşları Kuru ekmek ve kuru soğan bulunurdu sofralarda belki Üşürdü eller çatlak çatlaktılar ama Sıcak bir çay bardağını tutar gibi İçten tutarlardı sevdiklerinin ellerini Küfür varsa dillerinde kızgınlıklarından öte Hiç duyulmamışını duyardınız belki Bir yağmurlu sonbahar günüydü İlk kez ellerimiz birleştiğinde hatırlar mısın deniz kenarındaki parkta ıslanmıştık farkında olmadan yüreğimiz sırılsıklamdı yaklaşan akşamla masalar,sandalyeler ,çiçekler, çay bardağı sırılsıklam hiçbir şey değişmedi değişen rakamlardı yine her taraf yaş ama sadece yaşlanan zamandı o gün bir yağmurlu sonbahar günüydü |
SEVGİ SAYGILARIMLA.