Kurt Postalında Çakal Hediyesi
Şarkılarını söylerken deniz dalgalarına
Ayaklarını suya sok ve yıka. Alçakgönüllüdür olgun insan Ondandır başları eğik, gözleri yerde. Otur başucuna sınır boylarında Acıyı duymak için içinde Gözler yeter, Kaçırmazsan yüreğini. Saçları, o yüzden dağ başlarını hatırlatır. Kervan, fincanlarını yükleyip düşer yola Gözlerini gözlerinden çektiğinde Her taraf döner çöle. Tende midir sandın bilmece Gece gibi yüreğine bir eğil de Rüzgârın kanatlarına tutun, Yoktur oturacak yerin Gönül kapıları vurunca yüze Dışarıdaki hazandan kime ne Timsahın gözyaşında yaşam Sandım ki her ağlayan bana ağlar Kan revan yüreğimde Onlar da ağıtlarıma Bir batman merhem çalar. Bende acı, onlarda düğün bayram Çıkar eski libaslarını Süslen Acıların konaklama vakti. Gözlerini gözlerinden çektiğinde Her içtiğim haram. Sana yaralı sineden düşen hep güldü. Bize nasip Kurt postalında çakal hediyesiydi. Mürvet Sarıyıldız (M/S) 2009 KAHRAMANMARAŞ |
Ve şairim siz bu trajikomik gerçeği çok güzel anlatmışsınız, yüreğinize kaleminize sağlık...