Korkak Ya Da Kahraman/cesaret Evi
kimse cesaret evinde doğmaz!
herkes,acıya gömülene dek korkaktır! ne kendinin farkındadır ne de büyük yazgının! bu yüzden,acı cesaretin ve kahramanlığın ablasıdır! kişiyi atomlarına dek saran, efsunlu bir kadındır acı! hayata geliş,ilk fırsatsa, ikincisidir!bazen de sonuncusu! iki kapı açar aşkının önünde. mahpusluktan kurtaracaktır biri. ve sonsuza dek sahiplenilmişliğe, ele geçirilmişliğe, esarete götürecektir diğeri! ya kahraman,ya da korkak... esaret kapısından geçen, acıyla dünya evine girecektir! acı...efsunlu kadın... bu hasta aşık, ebediyete dek zaferini kutlayacaktır! eskinin kendini bilmeyeni, bu maşuk,bu kuşatılmış ise, ilk kez kendinin farkına varacak ve korkaklık mührünü alnının tam ortasına eliyle basacaktır! artık büyük yazgının da farkındadır büyük korkaklığının da! ya diğeri? o kapı,karanlığa bakandır. ucu bucağı görünmeyen... eşiği sıcaktır,teni kavuran... acının elinden gözü pek kaçan, atacaktır kendini kirişten. işte kahraman! cesaret,önce kendini mağlup etmektir! kendine karşı kılıç kuşan! kendine karşı zaferler kazan! kabullen,acı,ablası da olsa, o dur seni sen yapacak olan! korkak ya da kahraman... arkanı dön ve acıyla kucaklaş! kanına girmemeli,tenine değmeli! doğduğun yer değil,kendini gördüğün ve bir yarını gömdüğün yerdir cesaret evi! |