satır başıdudaklarından öptüm harfleri kelime kelime düşerken siz hep içim(d)e düş-tünüz cümle tekrarı gibiydi hayat kan bürümüştü gözünü iki tarafı keskin bıçak neresinden tutsak düş kesiği yine böyle bir eylül günü sararmıştı ömrümüz takvim takvim düşüyorduk yapraklardan gelen güne ekmişken umudu her gün arar olduk dünü sepya soğukluğu renklere boğuldu benzimiz karanlıktı gülüşlerimiz kuşlara intihar sahnesi gözbebeklerimiz trajik sonlar asılı kirpiklerimizde göğüs kafesimizde ise salası çoktan okunmuş yüreklerimiz önsözsüz hikayelerimiz başından sonu belli olan roman artığı saman sayfalarda günahların izi sinmiş kokusu ihanetlerin sessizliği yüreğimizin mavi dalgalarına tüm şehrin pisliği dökülmüş kara çalınmış köpük köpük kurşuni bulutlar gök-yüzümüz nereden baksan fırtına dokunsan sağanak bir paragraf ıssızlığı yalnızlığımız içe çekilmiş mağrur dururken satır başı önemsizdir altta ne yazdığı bütünleşmiş cümlelerden farkı büyük bir harfin gölgesindeki gururlu asaleti oysa ağlıyordu bir başınalığı Gülay Bulut |
bir paragraf ıssızlığı yalnızlığımız
içe çekilmiş mağrur dururken satır başı
önemsizdir altta ne yazdığı
bütünleşmiş cümlelerden farkı
büyük bir harfin gölgesindeki
gururlu asaleti
oysa
Ne diyebilirim ki benim sevgili şairim...
ağlıyordu bir başınalığı