Kırmızı cam
yalın korkulardan, buruk bir gülüş
rüzgar çıplak ayak kumsalda gezer mevsimin giydiği elbise rüküş yağmur pencereme bir yürek çizer ay öyle dolmuş ki sığmıyor göğe tavşan dağa küsmüş, bilmiyor niye derya bulanıyor en olmaz şeye öfke merhameti kurşuna dizer duygular cümbüşü, orkestra tamam aşkın yanı sıra, ayrılık ve gam bastığımız toprak değil, artık cam allara boyanmış, ışığı süzer .....hayatın bir yansıma olduğu kadar aynalarda akşam ve kırıklar arasına sızanlar... tabut da cam! Şahika Güray |
tavşan dağa küsmüş, bilmiyor niye
derya bulanıyor en olmaz şeye
öfke merhameti kurşuna dizer
ne denirki bu mısralara öfkenin merhameti kurşuna dizdiği
günlerde yaşıyorsa insanlık
çok güzeldi ...suskunum sözün bittiği yer
başarılar tebrikler...