-ben, senin nefesinle sınanıyorum... biliyorum ki aşk, seni birlemektir!
karşı dağın yamacındaydı hayat yâ ben oraya gidecektim, yâ da o buraya gelecekti… -gidip gelmeler arası! - el sallamaktan öteye gitmeyen serenatlar da vardı, hiç şüphesiz… kim kime tutundu, yâ da kim niçin yutkundu?
nefes… bir bilinmez nimet; sağır gönüllerde felâket… itaat et!
karşı dağın yamacındaydı hayat gölgesi ağır ve zamandan çok uzak… yılgın benizlerle döşeli kalın bir romanın sayfalarından ibâretti, altı da üstü de… hayıflanmıyorum! imzâsı yazgılar oyuncağı, önsözünde ve sonsözünde ağlamaklı ve kudurgan bir seyir, yalgın dudaklarda… merhametsiz… üzerime gelmezseniz durulacağım… bilesiniz!
nefes… bir bâde-i hürriyet; suali şirk bir adalet… itaat et!
karşı dağın yamacındaydı hayat tebessümünde bereket ve kıyâmetti, hüznü… nasırlaşmış yalın ayak yüreği, boran vurmuş göğsüne tezattı! bir zayî ilanı idi, güneşe çıkışı geceye inişi, firarî bir iklim! ve ondurmaz yaralardı, siperi… -bir ileri, bir geri… tüm seferi! -
nefes… bir özge memleket; toprağında metânet… itaat et!
karşı dağın yamacındaydı hayat onun o uzun saçlarını karanlığa salışı yok mu? hani o incecik parmaklarıyla dudaklarına dokunuşu… -bir alfabeyi tetikleyen okunuşu! - ve sırılsıklam ıslanışı, başını göğsüme dayayıp sımsıkı sarılışı… hani o ufukları paralayan bakışı, o yakışı… aah o yakışı…
nefes… bir damla meziyet; yarınlarda cesaret… itaat et!
karşı dağın yamacındaydı hayat ve incir kuşlarına barınak, barkın eşiğinde bir sağanaktı! yediveren limon ağacında, ekşimsi bahtların sunağıydı. yunağıydı cehennem kirinin… birinin, yalnızca birinin incilerle bezeli konağıydı! -yanık türkülerin keyfinde! - bırak, kıskansın anneler ve çiçekler bebeğimsin… evet, çiçeğimsin!
nefes… bir kısa ziyâfet; bir bardak suda ibâdet… itaat et!
karşı dağın yamacındaydı hayat ne dönülmesi gereken köşeler bırakmıştı, ne de yanağımda parıldayan neşeler… küsûrata varmadı hiç rakamlarım. ne çeyreğe meyil verdi, körü körüne inandıklarım ne de yarım kaldı dilime doladıklarım. ben hep damsız ve gamlı girdim, damsız ve gamlı girilemez denilen keşmekeş mekânlara… aah o inatlarım… inatlıklarım… bahtiyarım…
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
nefes şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
nefes şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
..ortamdan biraz uzaklaşmıştım. ne var ne yok diye bakarken, yazdıklarını okudum. kalem susmaz. ancak bazen benim susmam gerekiyor.
'üveyik sapağında eylül haykırışları' başlıklı 13 serilik bir şiir çalışmam vardı.. hatta bu geceden itibaren "piyasa yapayım" deyip, sildiğim halde yeniden yazdığım serinin ilkini asmayı düşünmüştüm... fakat gördüm ki, şiiri "piyasa yapmanın" bir anlamı yok... hatta 'üveyik sapağında eylül haykırışları'nı sahiplenmenin de bir anlamı yok.. yeniden siliyorum.
daha bu hafta sonu ablanla dedikodunu yaptık,neden serbest yazmıyorsun diye:)yazıyormuş kardeş,alası ile hemde.bu gece okudum,döndüm tekrar okudum.Sonra...nefesim tükendi,sustum ve düşündüm.Haklısın kardeş,ne diyebilirim ki başka.yüreğin dert görmesin inş.saygımla şairim.
karşı dağın yamacındaydı hayat ve bir tavla zarının altı yüzü kadar benekli fırsatları vardı, simsiyâh…
hey! yâ dik dur… yâ da eğil… itaat et!
hakanın şiirlerinde çok şey buluyorum..söylemesinden imgeleri serpiştirirken ki titizliğine ve her mısranın ardında bıraktığı derin ize hayranlıkla bakıyorum
Biz Hakan'dan daima hece veznli şiirler okumaya alışmışdık. Sağ olsun, şair kardeşimiz bu defa da, serbest veznli bir şiirle karşımızda. Şiir serbest, zira muhtevasındaki duygular, tasvir ve hitab yine harika. Zaten Hakan'dan da başka türlüsünü bekleyecek kadar zihnî felakete düçar olmadım, çok şükür!
Tebrikler Hakanım. Allah razı olsun. Selam ve muhabbetle..
Aciz tarafından 8/25/2009 8:22:15 PM zamanında düzenlenmiştir.
karşı dağın yamacındaydı hayat yâ ben oraya gidecektim, yâ da o buraya gelecekti… -gidip gelmeler arası! - el sallamaktan öteye gitmeyen serenatlar da vardı, hiç şüphesiz… kim kime tutundu, yâ da kim niçin yutkundu?
nefes… bir bilinmez nimet; sağır gönüllerde felâket… itaat et!
karşı dağın yamacındaydı hayat gölgesi ağır ve zamandan çok uzak… yılgın benizlerle döşeli kalın bir romanın sayfalarından ibâretti, altı da üstü de… hayıflanmıyorum! imzâsı yazgılar oyuncağı, önsözünde ve sonsözünde ağlamaklı ve kudurgan bir seyir, yalgın dudaklarda… merhametsiz… üzerime gelmezseniz durulacağım… bilesiniz!
nefes… bir bâde-i hürriyet; suali şirk bir adalet… itaat et!
karşı dağın yamacındaydı hayat tebessümünde bereket ve kıyâmetti, hüznü… nasırlaşmış yalın ayak yüreği, boran vurmuş göğsüne tezattı! bir zayî ilanı idi, güneşe çıkışı geceye inişi, firarî bir iklim! ve ondurmaz yaralardı, siperi… -bir ileri, bir geri… tüm seferi! -
nefes… bir özge memleket; toprağında metânet… itaat et!
karşı dağın yamacındaydı hayat onun o uzun saçlarını karanlığa salışı yok mu? hani o incecik parmaklarıyla dudaklarına dokunuşu… -bir alfabeyi tetikleyen okunuşu! - ve sırılsıklam ıslanışı, başını göğsüme dayayıp sımsıkı sarılışı… hani o ufukları paralayan bakışı, o yakışı… aah o yakışı…
nefes… bir damla meziyet; yarınlarda cesaret… itaat et!
karşı dağın yamacındaydı hayat ve incir kuşlarına barınak, barkın eşiğinde bir sağanaktı! yediveren limon ağacında, ekşimsi bahtların sunağıydı. yunağıydı cehennem kirinin… birinin, yalnızca birinin incilerle bezeli konağıydı! -yanık türkülerin keyfinde! - bırak, kıskansın anneler ve çiçekler bebeğimsin… evet, çiçeğimsin!
nefes… bir kısa ziyâfet; bir bardak suda ibâdet… itaat et!
karşı dağın yamacındaydı hayat ne dönülmesi gereken köşeler bırakmıştı, ne de yanağımda parıldayan neşeler… küsûrata varmadı hiç rakamlarım. ne çeyreğe meyil verdi, körü körüne inandıklarım ne de yarım kaldı dilime doladıklarım. ben hep damsız ve gamlı girdim, damsız ve gamlı girilemez denilen keşmekeş mekânlara… aah o inatlarım… inatlıklarım… bahtiyarım…
karşı dağın yamacındaydı hayat yâ ben oraya gidecektim, yâ da o buraya gelecekti… -gidip gelmeler arası! - el sallamaktan öteye gitmeyen serenatlar da vardı, hiç şüphesiz… kim kime tutundu, yâ da kim niçin yutkundu?
..................................harıka bır dıze daha dost tebrık ederım selam ve saygılarımla..
-ben, senin nefesinle sınanıyorum... biliyorum ki aşk, seni birlemektir! BU DİZELERİN ÜSTÜNE SÖYLENECEK BİR SÖZ OLABİLİRMİ ?ŞİİR DOSTUM...TEBRİKLERİMİ GÖNDERİYORUM...GECEMİN ŞİİRİ OLDU...
ellerinden tutup göğe yükselinceye dek
beni senden başka kim bilecek?
hey!
yâ dik dur… yâ da eğil… itaat et!
Be hey kardeşim!
Bu şiirin sayfaya asılış tarihi 25.08.2009
Ve o gün bu gündür sen yoksun...
Neden sesin gelmez oldu ve kalemin sustu...
Bir nefeslik ses versen... ablan desen, iyiyim...
Şiire gelince
Farlı bir çalışma ve anlamlı bir şiir
Ama derinlemesine dolaşamadım dizelerde çünkü ben kardeşimin nasıl olduğunu merak etmekteyim.
Allaha emanet ol
Saygımla