Bu hikaye çok tanıdık bana...

Geç kalmışlığım affola!
Saygıyla...

Tıkandığım şiirlerden bir tanesi daha
doğrusu şiire şiirle yorum yapmayı seviyorum, ama dilim bağlandı sanırım son derece özgün kalem karşısında
en iyisi kutlayıp, revan olmak kara gecelere......

.........mü-kem-mel-di sevgili şair, sevgiler yolladım...........

Yalpalanmış aşkın
masalına inandı ve
ağladı kadın.

Belli ki kalem saygın...

şiir duygusu ve kurgusu bakımından etkileyici. " kadın" ve "erkek" hitaplı söylemleri de severim.
ki bu şiirde de gayet iyi durmuş. sadece noktalama işaretleri bakımından arındırılması gerekir diye düşünüyorum. yani anlam karışıklığına yol açmayacaksa bence hiç kullanılmayabilir.


örneğin;


"Biliyordun belki ama..
Anlamıyordun..

Sonra öpüyordun
İzmarit kokan nefesinle..

O vakit bitince dünya, sınırı çektiğin yerde," (ki buradaki ilk virgül okuru tökezletiyor)



bu bölümü noktalamaları atarak yazalım:


Biliyordun belki ama
Anlamıyordun

Sonra öpüyordun
İzmarit kokan nefesinle

O vakit bitince dünya sınırı çektiğin yerde
Uçurum çiçekleri açıyor
Gözümün eriştiği her yerde



demek istediğim çok fazla iki nokta (..) var. virgüller de öyle.
sanki daha az, çok zorunluysa ( anlam karışıklığını önlemek gibi) kullanılmalı.
şiir daha da rahat hissedecektir kendini.



güne gelen şiirinizi, emeğinizden ötürü kutlarım.

Şiiriniz hafif yürek burkan acı bir tad bırakıyor agızlarda.Ama yürekten çıkan ses öyle güçlü ki bu tad her türlü övgüyü hak ediyor. Ellerinize saglık.Esen kalın....

sana hep derdim çok derin bir şiir diye
mahsus geç geldim
haklı olduğu yerde görünce de şiiri sevindim açıkçası
sen başından beri hep güzel yazıyorsun
hiç şımarmayan özel bir çizgin var
hak ettiğin yerde olman beni daima mutlu eder...
sevgiler saygılar bıraktım sayfana kardeş...

başarını kutlarım


ilgi ve hayranlıkla okudum


sevgimle

çok güzel manalı dizeler bunlar kutlarım

GÜNÜN ŞİİRİNİ KUTLARIM AKICI VEDE BİR O KADARDA DERİN ANLAM TAŞIYAN ŞİİRİNİZİ ZEVKLE OKUDUM GÜÇLÜ KALEMİNİZ DAİM OLSUN SAYGILAR

Kor kor yanmış bir şiir...
Kutlarım,Hayırlı Ramazanlar.

derin...
yine derinden...

Kadın ağlasada güzeldir.Ama şiiire eklediğinizresim kadın güzelliğinden uzak.Bence hoş bir resimle şiirinizi taçlandırın.Sağlıcakla kalın.

gerçekten çok güzel olmuş tbrk ederim... :)

Harika bir finalelle noktalanan günün şiirini kutluyorum.
Yerine yakışmış, seçkiyi haketmiş.
Selam ve saygılarımla.

Sessiz sedasız gidiyorum


``

Sen duyma bunu




Eyvallah...

Şiiri yoruma dokunduğum şu dakikalardan çok evvel de okumuştum. O zaman da aynı fikre misafirdi zihnim ama mutlaka eksiklerim ya da doğru olmayan düşüncelerimden kaynaklanıyordur dedim sonra gelmeyi doğru buldum. Şimdi ise defalarca okudum. Anlamadığım ya da şöyle ifade etmeliyim anlayıp da anlamsız gördüğüm bazı durumlar aynı halleriyle vardılar. Tersten okudum düzden okudum, kelime çıkardım tekrar yerleştirdim, virgül değiştim nokta dokundurdum ama değişen olmadı ki bu halle yazacağım. Yani bu yorumun yarım okuyanın ya da baş savması ile dokunanın yüreğinden dökülmediğini bilmenizi isterim.



Şiire başlamak ayrı bir meziyettir çünkü o ilk adım sonun yanında olabilmelidir ortalarda ya da başka havalarda değil. Ki burda sağlam bir girişi vardı. Değecek sözüm yok.



"Ben yeni yeni öğreniyordum;
Cümle içinde kullanmaya cesaret ettiğim adına,
derin manalar yüklemeyi.. "

buraya şiir diye dokunamadım. Serbestiz biliyorum ve serbest dağınık da olsa mutlaka kendini toplatır okuyucu ruhuna. Ve sonra şiir dedirtir. Ama burayı paragraf yaptıktan sonra şiir daha bir başka uçta. Bunun sebebi ikinci dizede kullanılan kelimelerden tasarrufun olmamasıdır ki fazlalıklar var.

Sonra ilk dizede fiilde şahsı görebiliyoruz ayrıca bir şahıs belirtisi kalabalıktan öteye gidemiyor.


"Sen ağladıkça , adamdan bozma kadınlar gibi,
Ben,
Zırhı delik savaşçıların, kadınlarıyla gömüldükleri hikayeleri anlatıyordum sana.."

aynı durum burda da mevcut.


"Biliyordun belki ama..
Anlamıyordun.."


Evet burada anlam karışıklığı yok lakin noktalamaya değineceğim. Gerçi noktalama çok özeldir ve vurgu adına değişik hallerde kullanıldığını da biliyorum bu sebeple dokunmamak gerekir kalemin en özelidir derim ama burada eğer ilk dize sonrasında üç nokta olacaksa son dizeye gerek yok ve virgül olsa idi son kelimenin anlamı oldurdu.






“Sonra öpüyordun
İzmarit kokan nefesinle..”


her dize tek başına ayrı bir dünyadır ve garip olan da ya da garip değil de harflerin görüntülerini şiir kılan da o ayrı dünyaları fark ettirmeden okuyucuya sunmaktır. Bu sebeple dize ayrımı olmalıdır ancak burada dize ayrımına gitmemeliydi kalem. Bu iki dize hali tek bir yerde nefes olmalıydı ve adına bir dize denmeliydi.



“O vakit bitince dünya, sınırı çektiğin yerde,
Uçurum çiçekleri açıyor
Gözümün eriştiği her yerde..”


Burada tek bir kelimenin dokunması ile yine şiirden uzaklaşılıyor. Ve tek bir kelime yüzünden. “yerde” kelimesinin ilk dizede olması aynı şekilde son dizede son kelime olarak bulunması anlamı yerle bir ediyor. Eğer ki bu kelime doğru halde yerleştirilse idi buraya da şiir denirdi ama böyle olunca parçalanmış ruhu. Bunun en büyük sebebi de ilk dizede anlamsız olmasıdır. Oraya anlam vermemiş ki akabinde tekrar edilişi daha fena sancılar doğurmuş.




“Sen,
Yağmur diyordun..
Ve başlıyordu hikaye..”


Burada da yine “sen” zamiri durumu kötüye itmiş.



“Kanla karışık yağmurlar..
Erkeklerinden önce ölen kadınlar,
Ve
Ölüme koşan atlar..”


Burada da noktalama nefesi kesiyor. Tam devam edeyim derken göz dalıyor ve eğer okuyucunun hevesi kesilirse devamı gelmiyor ki bu durum şiir başında olunca düşünün bir okunası ne derece hak bulur. Burada o ilk dizedeki üç nokta son dizede olmak durumundaydı (son dizedeki anlamlı ancak ondan önce anlamsızlık uyandığı için sonun anlamına bakmak anlamsız) çünkü eğer üç nokta varsa sonrasında konuşmak anlamsızdır sadece parantez içi bir durumdur ki orayı şiire hiç katamayız.



“Dirilir mi bir gün çarmıha gerilen aşklar..
Çokça kara gözlerinde, lanetlenmiş kavruk tenli adamlar..”


Burada ilk dizenin anlamı mükemmel hakikaten kutluyorum bundan ötürü. Ancak çoğul eki hiç olmaması gereken yerde. Eğer dirilir mi diyorsak buna aşk eklememiz gerekirdi. “Aşklar” değil. Burada da küçük bir ayrıntı var. Ve üç nokta anlam ifade etmiş sadece burada. Ancak ikinci dize bir yerde devamından kopuyor ve ikinci dize olmalıydım diyor. Bunun sebebini kelimelerde bulmamız mümkün değil anlam kendini alta itiyor. Bir bakn derim.



“Oysa biliyordun kadın..
Yüklemli baktığın vakit gözlerime
Yazılmıştı o hikaye..”


Ve burada düşünün, bir kazağı tersten giyip dışarı çıktığınızı ya da bir ayakkabıyı ters giydiğinizi. Sağ ayağa giyilmesi gerekeni sola giydirdiğinizi. Aynen öyleli alabora olunuyor anlam yakalamaya çalışırken. Bakın anlam diyorum ama bu anlam demek anlamsız olduklarının ifadesi değildir. Bunun kullanımındaki ayna tutulan durum şudur ; kelimeler birbirlerine yanlış iliklenmişler. Olmamaları gereken ya da hiç olmamaları gereken kelimelerin varlıkları aklı zorluyor kaldı ki ruhu düşünmeyin derim. Bezdiriliyor…



“Kanla karışık yağmurlarla büyüdü uçurum çiçekleri..
O kadınlar ki,
Ölemedi erkeklerinden önce..”


Burada çok güzel bir durum var. Anlam okunası ama yine bir ek durumu. Siz “o kadınlar ki” dedikten sonra “ölemedi” ifadesini nasıl kullandınız aklım almıyor. Birincisinde çoğul anlam var ise sonda d abu görülmek zorundadır. Yani şöyle bakın ;


“ben sizi seviyoru---z…”


Komik değil mi ?




“Şimdi seni ellerimle gömdükçe kendime,
Ağla kadın !
Dulun matemiyle
Delice..”


Son ve final hakikatli vurmuş ve vurucu ve anlamlı ve hiç karışık değil . Çok güzel diyorum ama bakınca bunu sadece şiire girişte ve çıkışta görüyorum içi vahim.



Gelelim sadede, bir şiirde ya da geçelim şiiri bu metin de olabilir fark etmez kelime tekrarları olunca basitliği göze seriyor. Kelime tekrarlarından kaçınmanız gerekirdi bunu oluştururken. Hani başka yok muydu bilinen acaba diye düşünülüyor. Şiirdeki anlama bakınca çok güzel ama ben bunu sadece sonda anlıyorum çünkü içi kırık dökük yarım kalan aşk gibi. Ama bunu düzenli bir halde de verebilirdiniz bize. Bu da ne düşündüre gelince, zaman olmak zorundaydı. Bu şiire zaman vermeniz gerekirdi ki kendini toparlayabilsin o rehavet. Öyle olsa idi okuyucuyu şeklen kasmaz ve ruhen etkilerdi. Tüm karışıklığa rağmen kalemin kuvvetini okudum ama çok acele hareketliliği de göz ardı etmek olanaksız. Kendinize ve kaleminize zaman tanıyın o zaman göreceksiniz ki “tamam” lanıyorsunuz.



Sevgimle.

gün ile akşam arasına sıkışmış
o dilsiz vakittir
muhabbet gırtlağın boğum yerinde
bekle ki
bir mucize ola

sevişir su yüzünde
az eveli yok
karanlık çöker birazdan

faraza
güvercin sandın kendini
ondan ötesi yok
üşüdüğüm sokaklarda, damlarda
mendil gözünden dökülenleri toplamakta
bir de
toprak nem vermekte
altta bir yerlerde

uçacak bir karış gök yok
el etek sönük bir lambanın dibinde
zangır zangır
zincir yemiş düşlerin yerinde
bir sual eylesen
yok

evvel zaman içinden, bir sayfa savrulur rüzgarla, sonra bir damla yağmur ıslatır. yırtılır yüreği olanlar.

beyeniyle okudum güzeldi tebrikler.

KAlemine yüreğine sağlık ...dirilir mi bir gün çarmıha gerilen aşklar
dirilirmi ... mükemmel bir anlatımm saygılarımla.....

ÇOK GÜZEL ANLATILMIŞ
DOĞRUSU GÜZELDİ TEBRİKLER

Hiç bitmeyen zamanın hikayesi...
Güzel ve akıcı.
Ahenk ve anlam yüklüydü.

Şimdi seni ellerimle gömdükçe kendime,
Ağla kadın !
Dulun matemiyle
Delice
günün şiirini ve şairesini kutluyorum
ayrıca Ramanınızıda kutluyorum.sevgi ve selamlar...

Kanla karışık yağmurlarla büyüdü uçurum çiçekleri..
O kadınlar ki,
Ölemedi erkeklerinden önce..
Şimdi seni ellerimle gömdükçe kendime,
Ağla kadın !
Dulun matemiyle
Delice..

ÇOK BEĞENDİM GÜNÜN ŞİİRİNİ VE ŞAİRİNİ KUTLARIM .
İÇ YAKICI DİZELERDİ SELAMLAR

yaşamak bazen ölmeye benzer....onun için ve sadece uğrunadır bu....sevgiler

Şimdi seni ellerimle gömdükçe kendime,_______________________-bu mısra zaten 25 şiire bedel...

teşekkürler derin...
sevgiyle...aşk daim olsun...cg

harikaydııııııııı
kutlarım
selam saygılarımla

dirilmez de kendine yanar insan...

çok güzeldi aktarım

sevgiyle...

Ben bu dili çok svedim. Anlatımını, imgelerin derinlik ve zenginliğini, fırsatım oldukça takipteyim, bilesiniz. Sevgimle...

değişik bir tat bıraktı şiiriniz bende,çok güzel bir anlatım,çok güzel kurulmuş cümleler çok da güzel düşünülmüş....
O kadınlar ki,
Ölemedi erkeklerinden önce.. ölemedi ve erkeğinin acısı ile yaşadı değil mi...

Şimdi seni ellerimle gömdükçe kendime,
Ağla kadın ! kendi ellerimizle gömmekkk kendimize,ne büyük bir cümle insanı tepetaklak eden...
kutlu-yorum arkadaşım muhteşemsinizzzzzzz

Şiir boyunca konuya hakimiyet ve işleyiş güzeldi,

Sağlıcakla...

Evvel Zaman Hikayeleri

Senden sonraydı aslında..
Çokça sonra..

***

Ben yeni yeni öğreniyordum;
Cümle içinde kullanmaya cesaret ettiğim adına,
derin manalar yüklemeyi..

Sen ağladıkça , adamdan bozma kadınlar gibi,
Ben,
Zırhı delik savaşçıların, kadınlarıyla gömüldükleri hikayeleri anlatıyordum sana..

Biliyordun belki ama..
Anlamıyordun..

Sonra öpüyordun
İzmarit kokan nefesinle..

O vakit bitince dünya, sınırı çektiğin yerde,
Uçurum çiçekleri açıyor
Gözümün eriştiği her yerde..---------------------Derin--------------------
----------------------------------------------------------------------------------------
Beğeni ile okudum. Anlamlı ve duygu yüklüydü. Tebriklerimle kutluyorum, Sayın Ergün. Kemal Polat

Şimdi seni ellerimle gömdükçe kendime,
Ağla kadın !
Dulun matemiyle
Delice..

güzel şiir

tarzı olan

sevgiler

hazan düşer
ve karakış kalkar ayağa
yürekte
yokluk ateşi yakınca

can sızlar
kan alev alır
göğüste

Sevgiyle

Dirilir mi bir gün çarmıha gerilen aşklar..

dirilmez işte. güzel şiirdi. kutluyorum

yine çok güzel dizeler okudum derince ,
saygılarımla