Hangi güneş böylesine üşütür İliklerimden bir şeyler koparırcasına Ve hangi dans alıp götürür Yüreğimi yerinden oynatırcasına Bilmiyordum Zaman aşılmaz dağlar gibi Dikilip dururken önüme Çılgıncasına koşuyordum Bulmak için yolun sonunu Fakat Kayboluyordum anılar arasında
Hadi, gel Sımsıkı sarıl yüreğime Ve Dokun yağmurlarında ıslanmış saçlarıma Sök at ayaklarıma dolanan ırmakları Sevgiyle Durdur artık Gözlerime mekan kurmuş çağlayanları Öylesine yağıyor ki kirpiklerimden Ne kavga kalıyor imbiğimde damıtılmamış Ne de sevda Koskoca bir çınar Devriliyordu ömrüm sıra
Toprağın kucakladığı bağrımda Hıçkırıkları dağılıyordu yaprakların Ve Arsız bir Eylül gelip oturuyordu Hayat yorgunu omuzlarıma Canım takılınca dişlerimin arasına Dolu dizgin akıyordu zemheri yitiği nefesim
Dudaklarım titrerken elemle Uzak diyarların o aşk kokan Beyaz atlı prensine Gülümsüyordum acıyla
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
ARSIZ EYLÜL şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ARSIZ EYLÜL şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
kalsam, sığdıramam bu deli maviyi ihanet kokan soluğuna metropollerin üşür gözlerimde yediveren tomurcuk yedigöğün yıldızları yüreğimde bir asi maral ağlar ... hangi suya eğilsem...arsız eylül çıkar karşıma..
Geri dön küllenen umutlarının ardına bir bak bıraktığın is gibi siyaha Eylül Dön de bıçaklanan duyguların özlemine bürün…………….....İçimden geldi ve yazdım......Affola...
Muhteşem bir şiir, muhteşem bir yorum, İyiki uğramışım sayfaya.....Yüreğiniz susmasın. Saygılarımla.....
Toprağın kucakladığı bağrımda Hıçkırıkları dağılıyordu yaprakların Ve Arsız bir Eylül gelip oturuyordu Hayat yorgunu omuzlarıma Canım takılınca dişlerimin arasına Dolu dizgin akıyordu zemheri yitiği nefesim
EYLÜL.. DÜŞÜMÜN KATİLİ... EYLÜL SUSKUSUNDA BOĞAN SARI YALNIZLIĞIN SEVDASI... EYLÜL SUS... KUTLARIM ŞAİR...
Hangi güneş böylesine üşütür İliklerimden bir şeyler koparırcasına Ve hangi dans alıp götürür Yüreğimi yerinden oynatırcasına Bilmiyordum Zaman aşılmaz dağlar gibi Dikilip dururken önüme Çılgıncasına koşuyordum Bulmak için yolun sonunu Fakat Kayboluyordum anılar arasında
Hadi, gel Sımsıkı sarıl yüreğime Ve Dokun yağmurlarında ıslanmış saçlarıma Sök at ayaklarıma dolanan ırmakları Sevgiyle Durdur artık Gözlerime mekan kurmuş çağlayanları Öylesine yağıyor ki kirpiklerimden Ne kavga kalıyor imbiğimde damıtılmamış Ne de sevda Koskoca bir çınar Devriliyordu ömrüm sıra
Toprağın kucakladığı bağrımda Hıçkırıkları dağılıyordu yaprakların Ve Arsız bir Eylül gelip oturuyordu Hayat yorgunu omuzlarıma Canım takılınca dişlerimin arasına Dolu dizgin akıyordu zemheri yitiği nefesim
Dudaklarım titrerken elemle Uzak diyarların o aşk kokan Beyaz atlı prensine Gülümsüyordum acıyla
YÜREĞİN VAR OLSUN GÜZEL KARDEŞİM.KUTLADIM SELAMLA.EYLÜLLERDE DOĞDUK ASLINDA.EYLÜLLERDE ÖLSEK DE
Hadi, gel Sımsıkı sarıl yüreğime Ve Dokun yağmurlarında ıslanmış saçlarıma Sök at ayaklarıma dolanan ırmakları Sevgiyle Durdur artık Gözlerime mekan kurmuş çağlayanları Öylesine yağıyor ki kirpiklerimden Ne kavga kalıyor imbiğimde damıtılmamış Ne de sevda Koskoca bir çınar Devriliyordu ömrüm sıra
Toprağın kucakladığı bağrımda Hıçkırıkları dağılıyordu yağrakların Ve Arsız bir Eylül gelip oturuyordu Hayat yorgunu omuzlarıma Canım takılınca dişlerimin arasına Dolu dizgin akıyordu zemheri yitiği nefesim
Dudaklarım titrerken elemle Uzak diyarların o aşk kokan Beyaz atlı prensine Gülümsüyordum acıyla
ihanet kokan soluğuna metropollerin
üşür gözlerimde yediveren tomurcuk
yedigöğün yıldızları
yüreğimde bir asi maral ağlar ...
hangi suya eğilsem...arsız eylül çıkar karşıma..