ÖZLEMİN DİLİ YOK
Ayazın kapladığı ölümcül bir gecedeyim
Başım ise soğuk pencerenin kristal camında Şehrin alacakaranlıklarını alıp götüren Koca şehrin masum ışıklarında gözlerim Gece biter de aydınlığa kavuşayım diye Gözlerim şehre doğacak güneşin kızıllığında Üşüyen yakamozlar gibi titrerken ellerim Ruhum son demindeki ölüm sancısında Kefensiz yıldızlar yağıyor üzerime Öfkeme yenik düşüyor taşıyamadığım yüreğim Yağmur sonrası gökkuşağını özlüyorum Toprağın o mis kokusu tütüyor burnumda Sevdiklerim,memleketim;olmayan aklımda Biliyorum bir gün öldürecek beni Bu kanlı gömlekli hasretler Nöbetlere tutulduğum mesafeler Anlamını yitirmiş hayatlar süren Astarı kalmış yüzlerle yaşayan insanlar... Biliyorum susturacak beni; Bu hayal kırıklıkları,yalnızlıklar... Yüreğimdeki mabedin sahibi gelmeyecek Boşuna olacak bu hüzünlü bekleyişler Ve biliyorum öleceğim... |