BERAAT-’ALLAH’ım beni amelimle değil rahmetinle yargıla...’ Dar kapıda durana mekân olur mu saray? Gün yoksul, gece öksüz, yaşamsa dile kolay. Ömrün sonuna doğru aralandıkça perde Yürüyor gözlerime kâbuslar alay alay. Bir ses diyor ki: “Uyan! Kabir kapısı açık, Akıbeti bilmeden çekilir mi hiç halay? Bak, hâline ağlıyor gecede inleyen ay! Günbegün ziyandasın, yitmektesin aybeay, Boşa geçen şu ömrün her anı ölü saat, Tekbir ve salâvatsız nasıl gelsin şefâat?” Toprak üstü iyi de; rahat mıdır alt katman? Yalnızlığın evinde hoş geçer mi dar zaman? Beden çürür gider de, ya diri kalan o ruh Feryat figan ettikçe titremez mi asuman? Daldıkça düşünceye lokmam inmez aşağı Sanki karşımda durur sual soracak azman. İşte o an dizimde kalmaz bir dirhem derman Yakarmaya başlarım; “Aman Allahım aman! ” Dünyadaki zevk-sefa sağlamıyor menfaat Bir tek aman yeter mi eğer yoksa icraat? Kahrolmazdım tek olsam, herkes ödüyor bedel, Elde kalan değerin hangisi aktöresel? Din-imanı unutup illâ dersek para, aşk Elbette değerleri silip süpürür boz yel. Ki zulmün çemberinde can çekişirken âlem, Heyhat ki aranan haz; hem popüler hem güncel Bilen varsa söylesin hangi cepte hangi el? Eklenirken deftere günahlar abecesel Kul hakkını yiyene nasıl edilir naat, “İyi biliriz! ” der mi kıyamdaki cemaat? Bilirim, can sıkılır geçerse gün ahenksiz Bilirim de yaşanmaz dünyada aşksız meşksiz. Lâkin edep olmalı, değiliz ki başıboş Boğuluruz çamurda yaşarsak ananesiz. Nefs ki; damarda gezen baş edilmez gizli güç Ondan gelen her darbe derinde bırakır iz. Sınadıkça gücümü ağlarım sessiz sessiz Ya Rab! Nefs karşısında bizi koyma kimsesiz! Yalnız seni bilelim, yalnız sana itaat Zikrül-Hakim’den başka gerisi yalan vaat. Yaptığıyla övünmek kula değil mi zarar Ya, Firdevs’i görür mü bağışlamazsa Kahhâr? Bükülmezse boyunlar, içten değilse dua Ancak gafiller kanıp ibadeti kâr sayar Ve aldanıp nefsine boşa tüketir nefes. İyi de mecnun başım, yaptığın akla zarar! İhlâssız ise tövben hangi kapıyı açar? Çatıyı sağlam sanma! Sanma yıkılmaz duvar! Öylesineyse eğer bir günlük müracaat Mürai olan kula verilir mi beraat?... Saadet ÜN - 07 Ağustos 2009 |
Bilirim de yaşanmaz dünyada aşksız meşksiz.
Lâkin edep olmalı, değiliz ki başıboş
Boğuluruz çamurda yaşarsak ananesiz.
Nefs ki; damarda gezen baş edilmez gizli güç
Ondan gelen her darbe derinde bırakır iz.
Sınadıkça gücümü ağlarım sessiz sessiz
Ya Rab! Nefs karşısında bizi koyma kimsesiz!
Yalnız seni bilelim, yalnız sana itaat
Zikrül-Hakim’den başka gerisi yalan vaat.
bütün övgüleri hak etmiş...
hak hak diye hakikatı döktürmüş şiiriniz çok güzel,tebrikler yüreğinize...
Yaptığıyla övünmek kula değil mi zarar
Ya, Firdevs’i görür mü bağışlamazsa Kahhâr?
Bükülmezse boyunlar, içten değilse dua
Ancak gafiller kanıp ibadeti kâr sayar
Ve aldanıp nefsine boşa tüketir nefes.
İyi de mecnun başım, yaptığın akla zarar!
İhlâssız ise tövben hangi kapıyı açar?
Çatıyı sağlam sanma! Sanma yıkılmaz duvar!
Öylesineyse eğer bir günlük müracaat
Mürai olan kula verilir mi beraat?...