Tüketilmiş evlerin Yorgun damlarından sarkan Anıları beliyordum Toprağı kucaklamış bir kundakta Oysa herşey Göç makamında seyrediyordu Masalsı bir yaşamın ucunda Bu son gecesi biliyorum Hayat Dil kesiği bir gönülde başlamıştı İnatla
Yol yorgunu gecelerden çıkıp Şafak artığı sabahlara bulaşırken aşk Bir ömrün bitişine şahit olmuştu Kızıl yapraklar
Bulutlar nasıl da ter döküyor Nasıl da sancılanıyordu gökyüzü Bilemezsin Minarenin şerefesine konmuş bir akbaba Öylece dikmişti gözlerini Musalla taşına
Öfke saf durmuştu Örselenmiş yüreklerde Dakikalar hıçkırık denizinde yüzerken İntihar eğilimlerinde kaybolmuş umutların Bir nefeslik içiminde Hüzünleri kusuyordu zaman Ve Bir aşkın seyir defterinde geziniyordu Zehrini akıtarak İntikam
Oysa Ölümsüz bir aşkı karşılamak için Melekler şarkılar söylüyor Çiçekler deriyordu cennet bahçelerinde Sen görmüyordun Ben bilmiyordum Anlaşılan Çatlamıştı ar damarı dünyanın
Kaç mevsimin pervazına konmuştu kelebekler Kaç kırlangıcın ölümüne şahit olmuştu Duvardaki tünekler Ve Kaç ömrü heba etmişti İsimsiz dilekler
Kimbilir hangi odasına kurulmuştun Sesimin de Duyuramadım kendimi
Türbesinde yas tutarken sevdamın Sızısı saklı kaldı içimde yine Aşkının
Ya ben anlatma özürlüydüm Ya da sen anlamak istemedin Biliyorum Şimdi herşey koca bir yalan Yazık! İpek böceği henüz öldü Çıkamadan kozasından
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
İPEK BÖCEĞİ HENÜZ ÖLDÜ şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
İPEK BÖCEĞİ HENÜZ ÖLDÜ şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Oysa Ölümsüz bir aşkı karşılamak için Melekler şarkılar söylüyor Çiçekler deriyordu cennet bahçelerinde Sen görmüyordun Ben bilmiyordum Anlaşılan Çatlamıştı ar damarı dünyanın
Kaç mevsimin pervazına konmuştu kelebekler Kaç kırlangıcın ölümüne şahit olmuştu Duvardaki tünekler Ve Kaç ömrü heba etmişti İsimsiz dilekler
Kimbilir hangi odasına kurulmuştun Sesimin de Duyuramadım kendimi
Türbesinde yas tutarken sevdamın Sızısı saklı kaldı içimde yine Aşkının
Ya ben anlatma özürlüydüm Ya da sen anlamak istemedin Biliyorum Şimdi herşey koca bir yalan Yazık! İpek böceği henüz öldü Çıkamadan kozasından
Aslinda anlatiriz anlatirizda anlamak istemezler biz ne kadar bagirip cagirsakta duymazlar Sitem mana doluydu misralar.. dunya yalan bizlerde bu yalan dunyanin birer oyunculariyiz hayat bize ne kadar mutlu olma sansi verdiki Mutluluk her canlinin hakki seninde o guzel yuregine huzun degil mutluluk dussun can dostum koptum gittim bu siirde of yaaa ... yuregin dert gormesin sevgimle...
oysa tanımsız bir sancının kıskacında doğum üstüne yaşamak yazarken zaman çatlayan kozadan çıkan tırtıl yüreğiyle örecekti duvarlarını yüreğimizin. sonrası yitik değildi hayalleri imgeleriyle var olan bir sevda gibi yazılacaktı hanemize mutluluk...
orda ipek böceğil ile birlikte bir sevda bir yaşamak öldü.... sevgiler saygılar....
Birden gürler gök Bir şimşeğin alazında aydınlanır gece Yıldırımlar iner peşpeşe Doru atların toynaklarında saklanır an Yükselen bir nidadır semavata İnna lillah ve inne ileyhi raciûn
Ölümsüz bir aşkı karşılamak için
Melekler şarkılar söylüyor
Çiçekler deriyordu cennet bahçelerinde
Sen görmüyordun
Ben bilmiyordum
Anlaşılan
Çatlamıştı ar damarı dünyanın
Kaç mevsimin pervazına konmuştu kelebekler
Kaç kırlangıcın ölümüne şahit olmuştu
Duvardaki tünekler
Ve
Kaç ömrü heba etmişti
İsimsiz dilekler
Harika bir anlatım...Müthiş bir serbest eser...
Can-ı gönülden kutlarım....
Saygı dolu tebriklerimle beraber....