Al kar taneleri
usuldan iniyordu akşam öylesine ürkek gözleri
dağılacaktı birazdan sarı çehresinden nefretin sisleri ak karların üzerinde minik patileriyle güvercinler dansa başlayacaktı çalınırken aşkın senfonisi uhrevi bir tuvalde çözülüyordu alem müstehzi lacivert ne güzelde yaraşmıştı kara gökyüzüne ve yemyeşil çamlarda makyajını tamamlarken karlar vadinin dibinden süzüldü ak gerdanda kırmızı şarkılar hep demezler mi aşkın mevsimi bahardır diye çıldırmaz mı damarlarda şimdi kan ölümüne kar tanelerinden öte zamana aşkı meşk yüreklere ve vurulmaz mı zaman su verilirse eger acıların çeliğine dinle birtanem sus ve dinle bak ağlıyor gece içerken sessiz çığlıklarını karların dağılırken aşkın nağmeleri usuldan mavi dikilenlere feryatları arza yakarırken son nefeslerinde yarasaların sana yazdığım tüm dizeleri bir bir eşeliyorum şimdi kırdığım her kabukta minik al kar taneleri mersaus 27/04/200……bahçemde ………… |
Çınar GÖLE